Fermente besinler kapsamında açıklamada bulunan Uşaklı Diyetisyen Sevgi Erdinç; “Son yıllarda sağlıklı yaşam trendleri arasında dikkat çeken konulardan biri de fermente besinlerdir. Hem geleneksel hem de modern mutfaklarda yerini alan bu besinler, sağlığa olan olumlu etkileriyle bilim dünyasında da sıkça araştırılmaktadır. Geçmişten günümüze birçok kültürde şifa kaynağı olarak görülen bu yiyecekler, sağlıklı bir yaşamın önemli bir parçası haline gelmiştir” dedi.
Fermente besinlerin, probiyotikler açısından zengin olmalarıyla bilindiğini ifade eden Diyetisyen Sevgi Erdinç; “Probiyotikler, bağırsak florasının dengelenmesinde önemli bir rol oynayan canlı mikroorganizmalardır. Sağlıklı bir bağırsak florası, sindirimi kolaylaştırmanın yanı sıra bağışıklık sisteminin güçlenmesine de katkı sağlar. Bununla birlikte, fermente ürünler vitamin ve mineral açısından da oldukça zengindir. Özellikle B vitamini, folik asit ve K vitamini açısından önemli bir kaynaktır. Aynı zamanda, fermente işlemi sayesinde bu besinlerin sindirimi kolaylaşır ve vücuttaki emilimi artar. Fermente besinler arasında kefir, yoğurt, turşu, kombu çayı ve kimchi gibi ürünler öne çıkar. Bu besinler, sindirim sistemi sorunlarından ruh sağlığına kadar geniş bir yelpazede fayda sağlayabilir. Örneğin, bağırsak ve beyin arasında sıkı bir ilişki olduğu artık bilinmektedir. Bu nedenle, fermente ürünlerin tüketimi depresyon ve anksiyete gibi ruh sağlığı sorunlarının yönetiminde destekleyici bir rol oynayabilir. Ayrıca, bağışıklık sistemi üzerindeki olumlu etkileri sayesinde mevsim geçişlerinde sıkça görülen hastalıklara karşı da koruma sağlar” şeklinde konuştu.
Fermente ürünlerin genel yaşam kalitesini arttırdığına değinen Diyetisyen Erdinç; “Fermente ürünlerin düzenli tüketimi sadece fiziksel sağlığa değil, aynı zamanda enerji seviyelerine ve genel yaşam kalitesine de olumlu katkı sunar. Örneğin, kombu çayı gibi fermente içecekler doğal enerji verici özellikleriyle bilinirken, yoğurt ve kefir gibi ürünler sindirimi kolaylaştırarak gün boyu daha hafif hissetmenizi sağlar. Peki, fermente ürünleri nasıl tüketmeliyiz? Öncelikle doğal yöntemlerle hazırlanmış, katkı maddesi içermeyen ürünleri tercih etmek önemlidir. Evde yapılan turşular, ev yapımı yoğurt veya kefir, ticari ürünlere göre daha sağlıklı bir seçenek sunar. Bu ürünleri hazırlarken kullanılan malzemelerin taze ve temiz olmasına dikkat edilmelidir. Ayrıca, bu tür besinleri düzenli olarak ve ölçülü miktarlarda tüketmek, maksimum fayda sağlamanın anahtarıdır” ifadelerini kullandı.
Fermente ürünlere hassasiyeti olan vatandaşların bu ürünleri tüketmeden önce bir uzmana danışması gerektiğini belirten Diyetisyen Erdinç; “Her bireyin vücut yapısı farklıdır ve besinlere verdiği tepkiler değişkenlik gösterebilir. Bu nedenle, fermente ürünlere karşı hassasiyeti olan bireylerin, bu tür gıdaları tüketmeden önce bir uzmana danışmaları önerilir. Özellikle aşırı tuz içeren turşular ya da laktoz intoleransı olan bireyler için süt bazlı fermente ürünler dikkatle değerlendirilmelidir. Sağlıklı bir yaşam için beslenme alışkanlıklarımızı gözden geçirdiğimizde, fermente besinler hak ettikleri yeri kolayca bulabilir. Doğanın bize sunduğu bu mucizevi gıdaları sofralarımıza ekleyerek hem bedenimize hem de ruhumuza iyi bir yatırım yapabiliriz. Üstelik bu besinlerin geçmişten gelen bir kültürü yaşatması, onları sadece sağlıklı değil, aynı zamanda özel kılmaktadır. Günlük hayatınıza küçük adımlarla dahil edeceğiniz bu doğal ürünler, uzun vadede büyük farklar yaratabilir” şeklinde konuştu.