Türkiye'de sağlığın her kademede parasallaştığını belirten Cumhuriyet Halk Partisi Uşak Milletvekili Dr. Ali Karaoba, yaptığı konuşmada; “Biz yıllardır her platformda söylüyoruz. Nitelikli, erişilebilir, ücretsiz sağlık hizmeti derken artık yenidoğan çetesinde de gördüğünüz gibi bu ülkede sağlığın parasallaştırılmasının dayatıldığı nokta aile hekimlerine kadar indirildi. Biz koruyucu hizmet diyoruz, onlar para kazanacak noktalar söylüyor. Bakan Yardımcısının da az önce kişisel verilerle ilgili ile tavrı her şeyi maddiyat üzerinden götürdüğünün bir göstergesidir. Bakanın iki-üç gün önce aile hekimlerinin sorunlarıyla ilgili bir platformda konuşmaları vardı. Ben buradan da kendisine sormak istiyorum. Yüksek sesle konuşmamalarının sebebi olarak bakan, maliyenin; ‘aile hekimlerine 150 bin lira veriyorsunuz, çok para veriyorsunuz. Bunu dile getirirseniz ikinci üçüncü basamakta bu paraları ister diyor.’ Sonra birkaç soru sorulmasının üzerine yine devam ediyor, ‘Grev yaptığınızda ne oldu, sağlık sisteminde hiç aksama olmadı’ diyor” dedi.  

Karaoba, “Bu ülkenin en uzun eğitim süresi olan, Türkiye'de birçok kişinin doktor yapmak istediği çocuklarının bulunduğu bir ortamda hekimleri bu kadar itibarsızlaştırmak, aile hekimleri sanki onlar çalışmıyormuş gibi davranıp ‘Ne yaptınız da sistemi tıkayabildiniz mi?’ şeklinde kendi özlük haklarını aramaya çalışan bu arkadaşlara bu tavrı ben kınıyorum, kayıtlara geçsin diye söylüyorum. Sonuçta hak arama demokratik ülkelerin hepsinde olacak bir şey ve hekimlerimiz de bunu en fazlasıyla hak etmektedirler. Pandemi döneminde hepsinin başına yemin ettiği insanlar öyle bir noktaya geldi ki tam olarak potansiyel suçlu, tamamen hırsız, mesai saati dışında sadece para kazanma hırsı gözlerini bürümüş gibi topluma lanse edilmesinden ve aile hekimlerimizin üzerinden oyun oynanmasından memnun değiliz” diye konuştu.

LUGATIMIZA HACAMATTA GİRDİ

Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu’nda aile hekimlerinin hakkını savunan Milletvekili Karaoba; “Artık lügatımıza hacamat da girdi. Bakan Yardımcısına da sormak istiyorum. Mesela bir çocuk muayenesinin SUT ödeme fiyatı 119 lirayken hacamat uygulamasının fiyatı ne kadardır? Bir bebeğimizin muayenesi ne kadar? Hacamatla tedavi ne kadar oluyor?  Bunlar kayda geçsin diye cevap verirse bu konuda çok sevinirim. Başlı başına tamamen hatalı 40 saati taban olarak belirleyip, 100 saati belirlemeyen dediğim gibi tamamen parasallaştıran bu sistemi biz doğru bulmuyoruz ve bunun bir an önce kaldırılmasını istiyoruz. Gönül isterdi ki burada sağlıkta şiddet konuşulsun, hekim görüşleri konuşulsun. Okumuş insanlarımız Tabip odası birazdan dile getirecektir. 3 bin 500’e yakın temyiz kâğıdı isteyen hekim var. Bunlar ülkenin en büyük katma değeri, en zor yetişen kesim ve en kolay kaybettiğimiz kesim haline gelmiştir” dedi.

Karaoba sözlerini şöyle tamamladı: “Sağlık bakanlığı sadece bu parayla uğraşacağına bunlarla da ilgili mutlaka araştırmalar yapsın. Hekim göçünün ve sağlıkta şiddetin mutlaka merkeze alınması gerekir. Bu temel bir haktır. Orhan Bey de söyledi, grup başkan vekili Leyla Hanım da söyledi. Diyor ki; ikinci ve üçüncü derecede hastanelerdeki yoğunluğu azaltmak için biz bunu yapıyoruz.’ Bu sistemle çözme şansınız yok. Sadece aile hekimleri daha fazla para kazanır diye kaygı duyup buna bakıyorsunuz. Bu açıdan beşinci maddenin tamamen geri çekilmesini talep ediyoruz. Tarihin hiçbir döneminde hekimlerimiz bu kadar değersizleştirilmemiş, dışlanmamıştı. Biz aile hekimlerimiz ve sağlık emekçilerine karşı yapılmak istenen tüm girişimlerin karşısında olup sağlık emekçilerimiz için mücadele etmeye devam edeceğiz, hekimlerimizin sesi olacağız.”