Manşet

ASANSÖR KAZALARINDA YASAL SORUMLU BELEDİYELERDİR

TMMOB Makina Mühendisleri Odası Uşak İl Temsilciliği, ilimizde meydana gelen asansör kazasının ardından yaptığı açıklamada, “Başta belediyeler ve bina yöneticileri olmak üzere ilgili tüm tarafları sorumluluklarının gereklerini yerine getirmesi için daha önce davet ettik tekrarlıyoruz” dedi.

TMMOB Makina Mühendisleri Odası Uşak İl Temsilciliği, “Uşak ilinin Kemalöz Mahallesi Çakmak Sokak üzerinde bulunan bir binada bu hafta yaşanan asansör “kazası” asansörlerin güvenlik sorunlarını haklı olarak tekrar ülke gündemine taşımış bulunuyor. Bu olaylardan hareketle konunun, asansörlerin güvenli kullanımına yönelik olarak ve kamuoyunu aydınlatacak şekilde ele alınması gerekiyor. Öncelikle bu acı olayda yaralanan yurttaşımıza esenlik ve geçmiş olsun dileklerimizi iletiyor bir an önce sağlığına kavuşmasını temenni ediyoruz. Söz konusu “kaza” üzerine medyaya yansıyan bazı iddialar olduğu bilinmektedir. Bu noktada olayın kesin nedeni veya nedenlerinin, bilirkişi incelemelerini de kapsayan resmi soruşturma ile belirleneceğini belirtmek isteriz. Ancak; Anayasa’nın 135. maddesi uyarınca kamu kurumu niteliğinde bir meslek kuruluşu ve asansörlerin periyodik kontrolleri konusunda akredite A Tipi Muayene Kuruluşu olarak, bu acı olayı da içerecek şekilde asansörlerle ilgili sürecin bütününe dair söyleyeceklerimiz var. Belirtmek isteriz ki; Asansörlerin tescili, ruhsatlandırması ve periyodik muayenesi ile ilgili olarak belediyeler görevlendirilmiştir” denildi.

TMMOB Makina Mühendisleri Odası Uşak İl Temsilciliği tarafından yapılan açıklamada şunlara yer verildi:

“Sanayi Bakanlığı; Odamızın da çok önemli katkılarıyla, asansör muayeneleri, mevcut asansörlerin iyileştirilmesi ve teknik mevzuata uygun hale getirilmesi için süreci düzenleyici bir yönetmelik çıkarmış, bu yönetmelik yıllar içerisinde geliştirilerek değişikliklere uğramıştır. Asansörlerin periyodik kontrolleri ve asansör firmalarının denetim süreçleri devam etmektedir. Bu yönetmeliğe en önemli itirazımız, denetimin kamusal bir görev olduğu, muayenelerin kamu adına görevlendirme ile yapılması gerektiği idi. Fakat yönetmelik, ilgili belediyelerin muayene işini protokoller aracılığıyla A Tipi Muayene Kuruluşlarının yapmasını getirmiş ve kamusal bir anlayışla olması gereken denetimler piyasaya açılarak bir rekabet unsuru haline getirilmiş ve gerek belediyeler gerek A tipi muayene kuruluşları tarafından ticarileştirilmiştir.

Yapılan muayeneler belediyeler adına yapılmaktadır, bu işten yasal olarak sorumlu olan Belediyelerdir. Bu noktada muayene kuruluşlarından yalnızca ikisinin, TSE ile Odamızın kamu kurumu niteliğindeki kuruluşlar, diğerlerinin ise kâr amaçlı özel firmalar olduğunu belirtmeliyiz. Dolayısıyla belediyelerin, ilçe sınırları içindeki asansörlerin yıllık periyodik denetimlerini kâr amacı gütmeyen, kamusal hizmet yaklaşımına sahip kamu kurumu niteliğindeki kuruluşlara yaptırmaları, taşıdıkları toplumsal sorumluluk gereğidir. Bu protokoller hiçbir pazarlık konusu olmamalıdır. Böyle bir durum hizmetin kalitesinin düşmesine, çalışanların mağdur edilmesine ve düzgün yapılmayan denetimin neticesinde can kayıplarına ve zararlara yol açtığını defalarca dile getirdik dile getirmeye devam edeceğiz. İnsanların can ve mal güvenliğini birinci dereceden etkileyecek söz konusu denetimler kamusal bir hizmettir ve piyasanın insafına bırakılamaz.

Bina yöneticisi, asansörün teknik mevzuata uygun güvenli bir şekilde çalışır tutulmasından birinci derecede sorumludur. Yılda bir kez yapılan periyodik denetimlerde tespit edilen hususlar ve eksikliklerin yerine getirilmesinden bina yöneticisi ve bakım firmaları, nihai planda da belediyeler sorumludur. Yöneticiler kırmızı etiketli asansörleri çalıştırmamalıdırlar. Ayrıca asansör eğer ikinci muayenede de kırmızı etiket aldıysa asansörün kapatılması ve “mühürlenmesi” ilgili Belediyenin görevidir. Üzücü can kayıplarına ve yaralanmalara yol açan “kazalar” mühendislik hizmetlerindeki eksiklikler, maliyetleri düşürme çabaları ve kontrol, bakım, onarım kalitesinin düşüklüğü ve yetersizliği, işin gereği olan hususların (denetim sonuçlarının yapılmaması, geciktirilmesi vb.) ihmali nedeniyle yaşanmaktadır. Bu durum halkın çıkarlarına aykırıdır.

Söz konusu olayın nasıl gerçekleştiğini bilmek için asansörde detaylı incelemeler yapılması gerekmektedir.

Ancak, muayenesi yapılmış ve muayene sonucunda hafif kusurlu veya kusursuz olduğunu gösteren mavi veya yeşil etiket iliştirilmiş, teknik mevzuata uygun şekilde imali ve bakımı yapılan bir asansörde böyle bir kazanın yaşanması mümkün değildir. Konunun etkin bir şekilde aydınlatılması, kamuoyunun bilgilendirilmesi ve benzer kazaların önlenmesi için olayın yaşandığı asansörün tasarım-imalat, belgelendirme, tescil, periyodik kontrol, bakım süreçleriyle ilgili bilgilerin detaylıca ve şeffaf bir şekilde açıklanması gerekmektedir. Asansörlerin güvenli bir şekilde çalışacak “emre amade” olmasından birinci derecede sorumlu olan bina yöneticileridir. Bina Yöneticileri; Asansör muayenelerinin zamanında yaptırılması, geçerli muayenesi olmayan asansörlerin kullanılmaması ve muayene sonucu saptanan eksikliklerini hemen gidermesi gerektiğini unutmamalı ve ilgili mevzuatı ile kendilerine yüklenen sorumluluklarını yerine getirmelidirler. Asansörlerin tehlike yaratacak şekilde (kırmızı etiket, bilinçli olarak güvenlik aksamlarından birinin devre dışı kalması veya devre dışı bıraktırılması, ekipmana yanlış müdahaleler vb.) kullanımını engellemelidirler.

Başta da belirttiğimiz gibi asansörlerin tescil ve muayenesi Belediye yükümlülüğünde olan kamusal bir hizmettir. Belediye adına Muayene firmaları ile bu hizmetin düzgün yapılmasını sağlamak ve rapor sonuçlarının yerine getirilmesi, Belediye sorumluluğundadır. Kırmızı Etiketli asansörlerin çalıştırılması çok vahimdir. Tüm Belediyeleri özellikle tehlike arz eden ve muayene sonucu Kırmızı Etiket alan asansörlerin çalışmasını durdurmaya, “mühürlemeye” ve bu denetim protokollerini belediye meclislerinden alacakları karar ve yetki ile kamu kurumu niteliğindeki kuruluşlarla imzalamaya davet ediyoruz.”