Uşak Diş Hekimleri Odası, Meslektaşlarının Sorunlarını Yetkililere İletti Uşak Diş Hekimleri Odası, Meslektaşlarının Sorunlarını Yetkililere İletti

Merhabalar…Tabi ki.. 1986 Malatya doğumluyum. İnönü Üniversitesi Okul Öncesi Öğretmenliği mezunuyum. Malatya , Mardin ve Elazığ illerinde görev yaptım. Bir dönem idarecilik görevi yürüttüm. Şu an Konya’da Milli eğitime bağlı bir anaokulunda görev yapıyorum. Evliyim. Bir kızım var. Resimli Kitaplar okuyorum ve bu alanda yazma denemeleri yapıyorum. Bu alanda eğitimler alıyorum. 2022 yılında “Dikkat! Bu hikayede miniklerin parmağı var” adlı kitabımı çıkararak yazarlık deneyimi kazanmaya başladım diyebilirim. Kitap okuma atölyeleri düzenleyerek, bütünleşmiş etkinliklerle çocuklara kitap sevgisi kazandırmak için çabalıyorum. Ayrıca yayınevi kapılarında bekliyorum beni fark etsinler diye. Resimli çocuk kitabı olmak isteyen ve çocuklarla buluşmaya can atan dosyalarım var çünkü.

Kitabınızın ortaya çıkış öyküsünü anlatabilir misiniz?

Aslında kitaplara olan ilgim, daha çocukken okumayı söktüğüm zaman hepimizin bildiği acıklı ama sonu güzel biten “Çirkin Ördek Yavrusu” hikayesiyle başladı. Nedendir bilmiyorum o kitapla aramda özel bir bağ olduğunu düşünüyorum. Ondan sonraki süreçte imkanlar dahilinde okumaya devam ettim. Üniversite yıllarımda, Çocuk edebiyatı dersinde resimli bir çocuk kitabı oluşturma ödevimiz oldu. Ben Sivri sinekli bir hikaye yazdım. Kız kardeşim de çok özenerek resimlerini çizdi . Ben, bana göre şahane olan bu fikrime o kadar özendim ki, bilgisayardan fon hazırladım. Editörü oldum, mizanpajını yaptım. Çok uğraştım ama bu ödevimden sıfır aldım. Çünkü hocamız, arkadaşlarımdan bazılarının kitabının piyasadaki kitapların kopyası olduğunu anlamıştı ve tüm sınıfa sıfır verdi. Çok içerledim ben bu duruma. Ahdettim ben o zaman. Büyüyünce yazar olacağım ben dedim. Bu biraz ertelenmiş bir sözdü benim için çünkü epey sonra bu fikrin peşinden gittim.

Çocuk kitapları ile zaten mesleğim dolayısı ile hep iç içeyim. Kimini çok beğeniyorum, kimine olmamış diyorum. Kimine keşke bunu ben yazmış olsam, kimine de ben bundan daha iyisini yazarım diyorken, işin içine girince hiç de öyle kolay olmadığını ve kitap çıkarmanın çok sancılı bir süreç olduğunu gördüm. Yazma denemeleri yaptım. Aynı zamanda bütünleştirilmiş etkinliklerle okul öncesi öğretmenlerinin kullanacağı bir kitap olsun istedim. Sonuç olarak elimde bana ait bir kitap ile kendime verdiğim sözü tutmuş oldum.

Kitabımdan bahsedecek olursam, bir anaokulu öğrencisi olan Mert’in okulda oynadığı parmak futbolu oyunu ve öğretmeninin verdiği ödevi düşünmesi üzerine kurgulanmış bir kitap. Çocukları düşünmeye sevk edecek, parmaklarını kullanarak neler yapabileceğini hem düşündürüp hem de onları harekete geçirecek fikirler içeriyor. Kitabı okuyan çocuklar ebeveynleri ile parmak güreşi, parmak oyunları, parmak futbolu oynayıp, parmak izlerini çıkarmak isteyecek. Ebeveynler, çocukluğumuzun oyunlarından olan “Tuzluk” oyununu oynayarak, çocuklarıyla kaliteli zaman geçirmelerine ortam sağlamış olacaklar.

Çocuk kitaplarında, hikâye kadar önemli olan bir diğer unsur da resimler diyebilir miyiz?

Bu yaş grubuna göre değişir elbette. Okul öncesi dönem için okunacaksa mutlaka resimli olmalı. Resim okul öncesi döneme ait kitapların, olmazsa olmazıdır bence. Resim, metin dengesi sağlanmış olmalı. Metinler resimle tamamlanmalı. Hatta resimlerle hikayeye espri katılan kitapların çocuklar tarafından daha çok sevildiğini gözlemledim.

Çocuklarla iletişim deneyimlerinizde sizi derinden etkileyen durumlar oldu mu?

Derinden etkilenme olarak değil de komik bir anımı anlatabilirim. İlk atamam Mardin’in Dargeçit ilçesine olmuştu. Çocukların anadili Kürtçe. İlk etapta çok zorlanmıştım iletişim kurmakta. Onlar beni anlamıyor, ben onları anlamıyorum. El kol hareketleriyle filan anlaşmaya çalışıyoruz. Bir gün bir öğrencim ağzında sakızla sınıfa girdi. Tabi haliyle sınıfta sakız çiğnenmeyeceğini ona anlatmam gerek. Önce Türkçe dile getirdim, e haliyle anlamadı. Kürtçesini de bilmiyorum. O zamanlar akıllı telefon yok Google amcaya soramıyorum. Başladım hareketlerle anlatmaya. Çöp kovasına tükürme hareketi yapıyorum, o da tükürüyor ama sakız ağzında. Elimi ağzıma götürüp tutar gibi yapıyorum, sonra çöpe atar gibi yapıyorum. O da aynısını yapıyor ama sakızı çıkarmıyor. Epey bi uğraştan sonra azıcık Türkçe anlayan bir öğrencim ona Kürtçe bişeyler söyledi ve çocuk sakızı alıp çöpe attı. Unutamadığım hatırladıkça gülümsediğim bir iletişim vakası benim için.

Sizce bir çocuk kitabı hangi özellikleri taşımalıdır?

Bu konuya yıllarına vermiş yazarlar varken çok haddime değil ama deneyimlerimi paylaşabilirim. Bence çocuk kitapları öncelikle merak uyandırmalı. Çocuklar merak ettiklerinin peşinden giderler.

Mesaj vermek istiyorsak bile bu mesaj çaktırmadan verilmeli çocuğa.

Kelime ve cümle tekrarlarının olduğu kitapları çok seviyorlar.

Resim metin dengesi olmalı, yani metnin bir kısmını resim tamamlamalı. Her şey metinle anlatılmamalı.

En sevdiğiniz çocuk kitabı hangisidir?

Bu soruyu her duyduğumda farklı bir kitap ismiyle cevap veriyorum. Çünkü sevdiğim çok kitap var. Sevgili Zeynep Sevde’nin kitabı Bay Ka Buk ve Ejder diyorum bu defa.

Güzel ve keyifli bir sohbetti. Son olarak eklemek istediğiniz bir şey, takipçilerinize vermek istediğiniz bir mesaj var mı?

Teşekkür ederim. Benim için de çok keyifliydi. Şunu belirtmek isterim. Kitap okumak çocuğa sadece kitap okuma alışkanlığı kazandırmak değildir. Kitap okuyan çocuk, dinler, anlar, kelime haznesi genişler, hayal gücü artar ve ileride derslerinde başarılı olmasının temelinde de yine okuma, okuduğunu anlama becerisi yatar.

Çocuklara kitap okurken dikkat edilmesi gereken bir önemli nokta da, o kitabı nasıl okuduğumuzdur. Monoton bir ses tonuyla okuduğunuz kitap bir süre sonra dinlenilmemeye mahkumdur. Vurgu, tonlama, karakterlere uygun seslendirme ile okunan kitaplar çocukların kitapları sevmesinde en önemli nokta diye düşünüyorum.

Nihal öğretmenim, eğitime renk kattığınız ve güzel anılarınızı bizimle paylaştığınız için çok teşekkür ederiz.

Bana deneyimlerimi paylaşma fırsatı verdiğiniz için ben de çok teşekkür ederim.

Editör: Haber Merkezi