Kişi diyet yapma eylemini kendine yük olarak görürse, zorunluluk olarak görürse ya da ‘ondan eksik kalacağım, onu yemeyeceğim, şu kötü olacak, bu kötü olacak’ gibi düşünürse diyet tamamen işkence olur. Bir ay boyunca örnek veriyorum, diyetini yaparsın, kilonu verirsin ancak bir aydan sonra ki süreç gelmez. Kişi ilk başta bunun 1 aylık bir süreç olmadığını, kilo verene kadar devam etmesi gerektiğini kabullenmesi gerekiyor. Diyet diye bir şey yok” dedi.
Diyetisyen Sevgi Erdinç, Kişinin, ‘Ben nasıl beslenmem gerektiğini öğreneceğim ve hayatım boyunca da bu şekilde besleneceğim. Kilo aldığım dönemler olabilir, kilo verdiğim dönemler olabilir ancak ben kilonun nasıl korunması gerektiğini öğreneceğim’ bu psikolojiyle gelmesi gerektiğini belirterek şunlara değindi:
“Günün sonunda kişinin aynanın karşısına geçip ‘ben bugün diyete başlayacağım ancak bu benim bütün hayatımı oluşturacak, bütün hayatım boyunca öğrendiğim şekilde besleneceğim, doğru şekilde besleneceğim’ demesi lazım. Kesinlikle ‘x ürün zararlı, y ürün yararlı’ gibi etiket yapıştırmamalıdır. ‘Bunu yersem kilo alırım, bunu yersem kilo veririm.’ Bu tarz etiketlemeler kesinlikle olmamalıdır. Ne kadar çok ürün etiketlersen o kadar çok psikolojik sıkıntıya girersin. Bir de kilo verdim, aldım durumlarında kesinlikle kişi kendini strese sokmamalıdır.”
Bir haftalık diyet sürecini tamamlamış kişilere seslenen Erdinç, “Yeni başlayanlara değil de başlamış ve haftalık sürecini tamamlamış olanlara söylüyorum. Vücuttaki stres kilo vermeyi de kilo almayı da etkiliyor. O yüzden ‘ben yapabiliyorum, yapabileceğim demeliler. ‘Bu hafta sonucum X kadar oldu. Haftaya daha iyisini yapacağım’ psikolojisinde olmalılar. İstenilen sonuç hemen alınamadığında ‘Ben diyet yapamıyorum, başaramıyorum’ psikolojisine girilmemelidir. Diyet bir mucize değildir. ‘Suya limon attım, maydanoz attım. Artık kilo vereceğim. Çok hızlı ilerleyeceğim’ gibi bir durum söz konusu değildir. Hızlı ilerleme bilinçaltına yerleştirilmemesi lazım. ‘Ben sağlıklı ilerleyeceğim, dengeli ilerleyeceğim’ düşüncesi olmalıdır. Beslenme konusunda internette, her yerde belli başlı kalıplar var. Bizim son dönemde hep gördüğümüz neydi? Kalori sayarak beslenelim. Bu tümüyle yalandır. Kalori sayarak beslenme doğrul değildir. Bunu aslında sporcular çok daha popülerleştirdi. Kalori sayarak ya da az yiyerek kilo verebilme mümkün değildir. Bu ön yargılardan, iyi ya da kötü ön yargılardan kurtulmak gerekiyor. Kişi zaten ilk başta diyete başlama sürecinde gün gün neler yemesi gerektiğini, ne yapması gerektiğini görecek. Diyet yapacak kişilerin her zaman yapabileceklerine inanmaları ve motivasyonlarını asla düşürmemeleri lazım” şeklinde konuştu.