Manşet

Engelli ve Göç Verilerindeki Belirsizlik Meclis’e Taşındı

CHP’li Karaoba, TBMM’de üç kuruma yönelttiği sorularla yabancı nüfusunu ve engelli vatandaşlara yönelik hizmetlerdeki belirsizlikleri gündeme taşıdı.

(ÖZEL HABER) - CHP Uşak Milletvekili Dr. Ali Karaoba, TBMM’de “Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu” kapsamında yapılan oturumda Emniyet Genel Müdürlüğü, AFAD ve Göç İdaresi Başkanlığı temsilcilerine yönelttiği sorularda özellikle Uşak’ın güncel göç yapısı, engelli vatandaşlara yönelik hizmetler ve şehirdeki yabancı nüfusun şeffaf şekilde açıklanması gerekliliği üzerinde durdu. Karaoba, yalnızca ülke genelindeki tabloyu değil, Uşak’ın kendi gerçekliğini etkileyecek verilerin de kamuoyuyla net biçimde paylaşılması gerektiğini vurguladı.

Milletvekili Karaoba’nın konuşmasındaki en belirgin vurgu, Uşak’ta yaşayan yabancı uyruklu sayısının, ülkelerine göre dağılımının ve bu kişilere sağlanan sosyal desteklerin netleşmesi ihtiyacı oldu. Bu kapsamda Göç İdaresi’ne, “Kendi ilim Uşak’ta şu an ne kadar yabancı uyruklu yaşıyor? Bunların ülkelere göre dağılımını bilmek istiyoruz. Şu anda yanıt vermeniz şart değil; iletirseniz memnun olurum. Ayrıca Uşak’ta özel ihtiyaç sahibi alt birimde engelliler ne kadar?” sorusunu yöneltti. Bu vurgu, Karaoba’nın Uşak’ın demografik değişimlerini yakından izlediğini ve yerel kamu kaynaklarının doğru kullanımı konusundaki hassasiyetini ortaya koydu.

Deprem bölgesindeki tabloyu da Uşak için bir sosyal politika uyarısı olarak değerlendiren Karaoba, konteynerlerde yaşamaya çalışan 5 binden fazla engelli vatandaş bulunduğunu hatırlattı. Bu durumun tüm şehirlerde olduğu gibi Uşak’ta da güçlü sosyal planlamaya ihtiyaç gösterdiğini vurgulayarak, “Bu sayıyı bir an önce sıfırlamalı, vatandaşlarımıza ve ailelerine TOKİ konutlarında öncelik vermeliyiz” dedi. AFAD’ın engelli kayıt sistemi IDES’e ilişkin soruları ile de Uşak’ın engelli veri takibinde daha fazla şeffaflığa ihtiyaç duyduğunu ifade etti.

AFAD’ın açıkladığı 244 bin konteyner sakini içinde 5 bin 200 engelli bulunduğunu hatırlatan Karaoba, “Engelli konteyner sayısının toplam envanterdeki karşılığı nedir?” ve “Bu vatandaşlara TOKİ’nin yaptığı evlerde öncelik tanındı mı?” sorularını yöneltti. Bu sorular, Uşak’taki engelli yurttaşların afet sonrası haklarını ve ileride yaşanabilecek olası afet süreçlerinde kentin nasıl hazırlanması gerektiğini doğrudan ilgilendiriyor.

Konuşmasının bir diğer bölümünde ise Emniyet Genel Müdürlüğü’ne yönelttiği sorularla Uşak’ta güvenlik algısını etkileyen önemli bir başlığa değindi. Karaoba, “Yabancı uyrukluların suç dağılımı içindeki yeri nedir? Oturumu olan bir yabancı suç işlediğinde Türk vatandaşı gibi mi sayılıyor, yoksa yabancı olarak mı kaydediliyor?” diyerek, yabancı nüfusun toplumsal etkilerine ilişkin netlik istedi.

Göç İdaresi’nin açıkladığı 3 milyon 610 bin yabancı uyruklu sayısını yeterince inandırıcı bulmadığını belirten Karaoba, büyükşehirlerdeki yoğunluğun Uşak’ın günlük yaşamında da hissedildiğini dile getirerek, “Şehirlerimize baktığımızda görsel olarak daha yüksek bir rakamla karşılaşıyoruz. Bu nedenle Uşak’ın gerçek sayısını mutlaka bilmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı. Ayrıca, hamile yabancılara verilen oturum önceliğinin doğum sonrası anne ve çocuk için devam edip etmediği konusunda da açıklama istedi.

Toplumda tartışma yaratan desteklere değinen Karaoba, “Kendi vatandaşımıza ödeyemediğimiz destekleri mi veriyoruz diye insanlar sormuyor desek yalan olur” diyerek, Uşak’ın sosyal yardım kapasitesine ilişkin soru işaretlerinin giderilmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca “şartlı mülteci” statüsünün uygulamadaki karşılığının daha net anlatılmasını isteyerek, bu kavramın Uşak gibi göç alan şehirlerde hangi sonuçlara yol açtığının anlaşılması gerektiğini söyledi.

Toplantının sonunda Karaoba, sunumları genel olarak başarılı bulduğunu ifade ederek kurum temsilcilerine teşekkür etti. Buna karşın, Uşak’ın göç, güvenlik ve engelli politikalarında daha net veriler, güçlü bir sosyal planlama yaklaşımı ve açık kamu iletişimi beklendiğini dile getirerek oturumu tamamladı.