Ege Bölgesi’nin can damarı olarak bilinen Murat Dağı, bir kez daha çevresel duyarlılığın merkezine oturdu. Altın madeni girişimlerine karşı yıllardır süren hukuk mücadelesinde yeni bir safhaya geçilirken, Uşaklı çevreciler halkı davaya "ortak ses" olmaya davet etti.
Murat Dağı Yok Olmasın Platformu Sözcüsü Çevre Aktivisti Funda Öz Akcura, yaptığı çağrıda, su kaynaklarıyla beslenen Murat Dağı'nın yalnızca bir dağ değil; bölgenin yaşam damarlarından biri olduğunu vurguladı. Daha önce altın madeni başvurusu iki kez Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından reddedilen maden şirketi, karara itiraz ederek Bakanlığa dava açmıştı. Ancak dava, şirketin duruşmaya dahi katılamadığı bir süreçte çevrecilerin ve Bakanlığın lehine sonuçlanmıştı.
Ancak mücadele burada bitmedi. Danıştay, mahkeme kararını onaylamak yerine yeni bir bilirkişi heyetiyle mahallinde yeniden keşif yapılması yönünde karar vererek dosyayı İdare Mahkemesi’ne iade etti. Bu gelişme üzerine bölge halkı ve çevreciler, keşif günü Murat Dağı'nda birlik çağrısı yaptı.
Funda Öz Akcura, “Biz bugüne dek dağımızın suyu, havası, toprağı için 45 kişi olarak müdahil olduk. Bu kez daha fazla ses, daha fazla yürekle orada olacağız. Suya ve yaşama kastedenlere karşı Murat Dağı’nın sesi olmaya devam edeceğiz,” diyerek herkesi davaya müdahil olmaya çağırdı.
Murat Dağı sadece Uşak’ın değil, Ege’nin oksijen kaynağı, bölge çiftçisinin geçim sigortası ve doğaseverlerin ortak mirası. Sivil toplumun çağrısı açık: Bu sadece bir dava değil, yaşama sahip çıkma meselesi.