Ulaştırma ve Altayapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, TIR Parkı ihtiyacını karşılamak için yeni bir Avrupa Birliği projesine başlamayı planladıklarını duyurdu. Bakan Uraloğlu, “Projenin en önemli hedeflerinden birisi güvenli TIR parkları oluşturarak özellikle kadın sürücülerin istihdamını kolaylaştırmak. Çalışmalarımızla nakliye sektöründe kadınların sayısı artacaktır.” dedi. Uraloğlu ayrıca kadın sürücü istihdam eden şirketleri Bakanlık olarak destekleme kararı aldıklarını da bildirdi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Uluslararası Nakliyeciler Derneği’ni (UND) ziyaret etti. Kadın tır şoförleri ile buluşan Bakan Uraloğlu yaptığı konuşmada, “Gece-gündüz demeden, kar kış ayırt etmeden hayatımızın her anında olan, insanları sevdiklerine, yükleri ise varacağı yere güven içinde ulaştırmak için direksiyon başında fedakârca çalışan şoförlerimizin Dünya Şoförler Günü’nü kutluyoruz.” ifadelerini kullandı.
Bakan Uraloğlu, ulaşım ve lojistik sektörünün gittikçe daha küresel hale gelen ve birbiriyle bütünleşen dünya ekonomisinin ve uluslararası ticaretin temel yapı taşı olduğunu kaydetti. Uraloğlu, “Asya, Avrupa ve Afrika kıtalarının kesiştiği bir bölgede bulunan ülkemiz, dünya ekonomik merkezleri ile hammadde kaynakları arasındaki güzergah üzerinde stratejik olarak çok önemli bir kavşaktır. Bu eşsiz konumun sunduğu potansiyelden en üst seviyede ekonomik, siyasi ve kültürel kazanç sağlamak için son 22 yılda büyük mesafeler kat ettik.” açıklamasında bulundu. Türkiye’nin altyapı problemini büyük ölçüde çözdüklerini vurgulayan Uraloğlu, “Ülkemizi; Asya, Avrupa, Kuzey Afrika, Ortadoğu, Kafkaslar ve Karadeniz ülkeleri arasında ulaşımın her modunda uluslararası bir koridora dönüştürdük. Bakın, bugün üç kıtada 70’e yakın ülkeye karayolu ile taşıma gerçekleştiriyoruz. 60 ülke ile karayolu taşımacılığı anlaşmamız var.” dedi.
Yetki Belgesi Alan Firma Sayısı Yüzde 80 Arttı
Pandemi dönemi ve sonrasından dünya ticaretinin sekteye uğradığını anımsatan Uraloğlu, “Türkiye olarak, coğrafi konumumuz ve güçlü lojistik sektörümüz ile başarı hikayeleri yazdık. Türkiye, güçlü ulaştırma altyapısı ve üretim imkanları ile uluslararası karayolu taşımacılığında hızlı bir büyüme sürecine girdi. Pandemi öncesi dönem ile karşılaştırdığımızda, bakanlığımızdan uluslararası taşıma yapmak üzere yetki belgesi alan firma sayısında yaklaşık yüzde 80, taşıt sayımız da ise yüzde 46 artış olduğunu görüyoruz.” ifadelerini kullandı. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının, taşımacıların sorunlarını çözmek için için sektör ile sürekli istişare içerisinde olduğunu aktaran Uraloğlu, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Bu çalışmalar neticesinde gerek Avrupa gerekse Asya ülkelerine yapılan taşıma kotalarında önemli artış sağladık, geçiş ücretlerini büyük oranda kaldırdık. Almış olduğumuz geçiş belgesi sayısı 1,7 milyona, ihraç sefer sayımız da 1,6 milyona ulaştı. Birlikte attığımız adımlar ülkemizin uluslararası ticaretine de doğrudan yansıdı ve bugün ihracatımızın yüzde 33’ü karayoluyla yapılıyor. Türkiye’nin ihracatı deprem ve talep düşüşüne rağmen 2023 yılında 256 milyar dolara çıktı. Sadece ülkemiz ihracatında değil, transit ticarette de taşımalardan aldığımız payı arttırdık. Ülkemiz hizmet ihracatı 100,8 milyar dolar seviyesine ulaşırken bunda taşımacılığın ve lojistiğin üstlendiği çok önemli bir rol var.”
Zengezur ve Kalkınma Yolu Koridorları gibi adımlarla da sektörün gücünü daha da arttırma arzusunda olduklarını kaydeden Uraloğlu, “Ticaretin sürdürülebilirliği için yeni taşıma pazarları oluşturmak, alternatif taşıma koridorları geliştirmek öncelikli politikamız. Bildiğiniz üzere Çin ile imzaladığımız karayolu taşımacılığı anlaşması yürürlüğe girdi, 2024 yılında deneme amaçlı Çin taşımalarına başladık. Firmalarımız ile irtibat halinde sahadaki sorunların tespit ediyor, Çin tarafına iletiyoruz. 2025 yılının ilk yarısında Çin ile Kara Ulaştırması Karma Komisyon Toplantısı yaparak, taşımaları daha da geliştireceğiz.” dedi.
“Mesleklerin Cinsiyeti Yoktur”
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak önem verdikleri konuların başında profesyonel sürücüler olduğunu belirten Uraloğlu, “Şoförlük mesleği yüzyıllardan beri varlığını sürdüren bir meslek. Yüzyıllar önce hayvanların gücüyle çalışan taşıtların 19. yüzyıl itibarıyla yerini modern taşıtlara bırakmasıyla birlikte şoförlük de değişti ve dönüştü. Uzun yıllar boyunca da bu meslek daha çok erkeklerin egemen olduğu bir alandı. Ancak artık çok iyi biliyoruz ki mesleklerin cinsiyeti yoktur arkadaşlar. Bir ülkede kadınlar toplum hayatında etkin değilse, emin olun o ülkenin kalkınması, büyümesi, gelişmesi, hedeflerini gerçekleştirmesi asla mümkün değildir.” dedi.
“Kadın Şoförler Sektörün Ayrılmaz Bir Parçası”
Kadınların sadece aile kurumunun kurucusu ve koruyucusu değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin de en büyük değeri olduğunu belirten Uraloğlu, “Günümüzde dünya hızla değişirken kadınlar da iş dünyasında her alanda daha aktif hale geliyor. Bu değişim, nakliye sektöründe de etkisini gösterdi. Artık kadın şoförler sektörün ayrılmaz bir parçası haline geldi. Bu nedenle kadın meslektaşlarımıza eşit fırsatlar sunmalı, çalışma koşullarını iyileştirmeli ve mesleki gelişimlerini desteklemeliyiz.” açıklamasında bulundu. Profesyonel sürücü temininin dünyada büyük bir sorun olduğunu belirten Uraloğlu, “Geçici bir çözüm olarak, şoförlerin sürücülük yapabileceğine dair sağlık raporunu ibraz etmeleri şartıyla 69 yaşına kadar çalışabilmelerine müsaade ettik. Soruna kalıcı bir çözüm bulunması amacıyla da sektör temsilcileri ve uzmanların katılımıyla çalışmalar yürütüyoruz.” dedi.
“Sektörde Özellikle Kadınların ve Gençlerin İstihdamını Önemsiyoruz”
Uraloğlu, TIR Parkı ihtiyacını karşılamak için çalışmalar yaptıklarını belirterek “Sürücülerin gerek yurt içi gerekse uluslararası taşımalarında güvenli bir şekilde park edebilecekleri, dinlenebilecekleri daha fazla TIR Parkı ihtiyacını karşılamak için yeni bir İPA yani Avrupa Birliği projesine başlamayı planlıyoruz. Konsept olarak kabul edildi ve şu an şartname ile bütçeleme çalışmaları sürüyor.” ifadelerini kullandı.
