Manşet

Uşak’ın İşgali, Komünist Beyanname Soruşturmasını Geciktirdi

Uşak’ın 1920’deki Yunan işgali, Ankara'da başlatılan komünist örgütlenme soruşturmasının ertelenmesine neden oldu.

Uşak Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü Kent Belleği Projesi Sorumlusu Ömer Aşcı, Cumhuriyet öncesi döneme ışık tutan dikkat çekici bir belgeyi kamuoyuyla paylaştı. 18 Eylül 1920 tarihli bu belge, dönemin Eskişehir Mutasarrıfı Fatin (Güvendir) Bey tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa Kemal Paşa’ya gönderilen ve Gizli Türkiye Komünist Partisi soruşturmasına dair önemli bilgileri içeren resmi bir rapor niteliğinde.

1920’de Gizli Türkiye Komünist Partisi Kurulmuştu

Ömer Aşcı’nın açıklamasına göre, 1920 Mayıs ayında Mustafa Kemal Paşa'nın bilgisi ve onayı doğrultusunda Ankara merkezli olarak kurulan Yeşil Ordu Cemiyeti, kısa süre içinde Çerkes Ethem’in de katılımıyla muhalif bir yapılanmaya dönüşmeye başladı. Bu gelişmeler üzerine, aynı yılın 14 Temmuz’unda Gizli Türkiye Komünist Partisi kuruluş beyannamesini yayımlayarak faaliyetlerine başladı. Ancak bu beyanname kısa sürede Konya Valisi Haydar (Vaner) Bey tarafından ele geçirilerek TBMM’ye gönderildi. Beyannamede yer alan “Bir tarafta İngiliz siyasetine hizmet eden Hürriyet ve İtilafçılar, diğer tarafta ise halktan farkı olmayan fakat maske takarak ortaya çıkan eski İttihatçılar vardır” şeklindeki ifadeler, Ankara’da adeta bomba etkisi yarattı.

Matbaada Bastırıldı, Soruşturma Başlatıldı

Mustafa Kemal Paşa’nın 12 Eylül 1920 tarihli emriyle konunun soruşturulması talimatı verildi. Yapılan ilk incelemeler sonucunda, söz konusu ihtilal beyannamesinin Eskişehir’de basıldığı anlaşıldı. Eskişehir Mutasarrıfı Fatin Bey’in hazırladığı detaylı rapora göre, Ankara’daki komünist merkezden gönderilen belgeler, Şerif Manatof adlı şahıs aracılığıyla Eskişehir'e ulaştırılmış ve 1000 adet broşür şehir matbaasında bastırılmak istenmişti. Ancak şehir matbaası kabul etmeyince bu basım işlemi Ticaret Matbaası’nda gerçekleştirilmişti. Raporda, matbaa görevlileri ile Şerif Manatof’un ifadeleri doğrultusunda elde edilen bilgiler, basımın resmi kayıtlarla ve tanık beyanlarıyla sabit olduğunu ortaya koydu. Bu süreçte, Manatof’un da Ankara’daki komünist merkezle bağlantılı olduğu anlaşılmış ve adı geçen şahıs suçunu itiraf etmiştir.

Uşak’ın İşgali Tahkikatı Geciktirdi

En dikkat çeken bölüm ise Uşak ile ilgili olan kısımdı. Raporda açıkça belirtildiğine göre, bu soruşturma Uşak’ın Yunan işgali altında bulunması ve bölgede yaşanan olağanüstü gelişmeler nedeniyle kısa süreliğine ertelenmiştir. Uşak’ın Eylül 1920'deki işgali, yalnızca cephe hattında değil, aynı zamanda iç güvenlik ve istihbarat faaliyetlerinde de aksamalara neden olmuştur.

Komünizm Endişesi ve Devlete Uyarı

Fatin Bey’in raporunun sonunda, komünist düşüncenin Anadolu'da yayılma potansiyeli taşıdığına ve halkın bu fikirleri içselleştirme ihtimaline karşı devletin önlem alması gerektiği yönünde önemli uyarılar yer almaktadır. Aksi takdirde, bu akımın bazı menfaat odaklarınca suistimal edilebileceği ve dış güçler tarafından propaganda malzemesi yapılabileceği ifade edilmiştir. "Komünizmin Türkiye'de toplumsal yapımızın hazmedebileceği bir şekilde kabul görebileceğini ve bu cereyanın önüne geçmenin zor olacağını düşünüyorum" diyen Fatin Bey, hükümetin bu konuda yapıcı bir tutum sergilemesi gerektiğinin altını çizmiştir.

Ömer Aşcı: "Uşak’ın Stratejik Önemi Bu Belgede Net Biçimde Ortada"

Ömer Aşcı yaptığı değerlendirmede şu ifadelere yer verdi: “Uşak’ın 1920 yılında Yunan işgaline uğraması, sadece askeri bir gelişme değil; aynı zamanda ülke genelinde yürütülen siyasi ve istihbari faaliyetleri doğrudan etkileyen stratejik bir olaydır. Bu belge, Uşak’ın erken Cumhuriyet dönemindeki konumunu ve etkisini ortaya koyması açısından son derece kıymetlidir.”