Uşaklı Haldun Temel Ersan, Uşaklı Doktor ve Yazar Haşmet Işıklı kapsamına ilişkin yaptığı açıklamada; “Haşmet Işıklı Uşak Paşa Caddesindeki evlerinde 1962 yılında doğdu. İlkokulu Hasan Hilmi İlkokulunda okudu. Halit Ziya Uşaklıgil Ortaokulunu ve Uşak Lisesini bitirdi. Ankara Üniversitesi Tıp fakültesinden 1986 yılında mezun oldu. 1989-1993 Gata’da psikiyatri üzerine uzmanlık eğitimini tamamladı. Hacettepe ve Odtü hocalarından Psikoterapi, Aile terapisi ve psikanaliz eğitimleri aldı. Gölcük ve İstanbul Deniz Hastanelerinde klinik şefi olarak görev yaptı. Halen serbest çalışmaktadır” dedi.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN, UŞAK’TA O İSMİ ADAY GÖSTERDİ CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN, UŞAK’TA O İSMİ ADAY GÖSTERDİ

Uşaklı Ersan, Yazar Işıklı’nın yazdığı konusu Uşak’ta geçen ‘Abbas’ roman kitabı hakkında yaptığı açıklamada; “Haşmet Işıklı’nın ilk kitabı olan ‘Abbas’ 2015 yılında basılmıştır. Kitabın devamı olan ‘Abbas-2’ romanı da yakında piyasaya çıkacaktır. ‘Abbas’ İstanbul’da plaza insanlarının sorunlarının ortasındaki bir psikiyatristin aşk,ölüm ve cinsellikle örülmüş fantastik romanıdır. Yazarımız bu kitabında çocukluğunun geçtiği küçük bir şehirden bahsetmektedir.Tahmin ettiğiniz gibi bu şehir Uşak’tır.Yazarımızın babası Uşak’ın tanınmış saatçilerinden Nazif Işıklı’dır. Annesi Tiritoğlu ailesinden fabrikatör Mehmet Tiritoğlunun kızı Mübeccel hanımdır. Evlerinin karşısında Hasan Hilmi ilkokulu vardır. Kitapta roman kahramanı psikiyatrist Fikret, kız arkadaşını doğup büyüdüğü şehrine götürür.Yol arkadaşı gerçeküstü bir karakter olan Abbas; onları bu şehirde yazarımızın çocukluk anılarına götürür ve büyüklerinden dinlediği tarihi olayları gerçekmiş gibi hissetmelerini sağlar” ifadelerini kullandı.

Abbas roman kitabı içeriği kapsamında açıklama yapan Uşaklı Ersan; “Babasının saatçi dükkanının önünden geçerken babası ve yardımcısı Ahmet’i çalışırken görürler. Paşa caddesinden evlerine doğru yürürlerken Paşa hanını, Kırık Minareyi, dedesinin halıcı dükkanını, dedesinin önündeki bahçede siyah güller açan evini, tam karşısındaki okulunu, melek teyzesinin (annem) müze olan evini çocukluğundaki haliyle görürler. Alaattin Tiritoğlunun daha 17 yaşındayken evlendiği Makbule hanımla henüz 15 günlük evli iken vedalaşmasına, Melek hanımların evindeki hareketliliğe, Trikopisin Atatürk’e teslim olmasına tanık olurlar. Abbas sayesinde o günlere dönerek yaptıkları bu tarihi fantastik yolculuk onları çok mutlu eder. Ertesi gün kaldıkları Paşa Han’daki otelden ayrılırlar. Arabalarına binerler. Bir anda kendini 5 yaşındaki halinde bulur. Otel hana dönüşür, altındaki Osmanlı Bankasına insanlar girip çıkmaktadırlar. Cumhuriyet Meydanınında ilerlerler. Bakkal Ak Mehmet amcayı, yanında De Gol meyhanesini, sağındaki süs havuzunu görürler. Dört-beş yaşlarında iken bu havuza düştüğünü abisinin kendisini kurtardığını hatırlar birden. Caddede giderlerken berber Osman, pastaneci Hüseyin, züccaciyeci Nuri, Atom Kemal, halıcı Halil, babasıyla dükkanını kapatmakta olan kumaşcı Sefa’yı görürler. Babasının saatçi dükkanına gelirler. Bu dükkan sadece iş için değil sohbet için gelen babasının arkadaşları için de bir toplanma yeridir. Babasını, çırağı Ahmet abisini çalışırken görürler. Sonra dedelerinin, babaanne ve anneannesinin, baba ve annesinin mezarlarını ziyaret ederler ve Uşak’tan İzmire gitmek üzere ayrılırlar” şeklinde konuştu.

Uşaklı Haldun Temel Ersan, Abbas roman kitabı hakkında duygularını şu şekilde ifade etti; “Romanın Uşak’ta geçen bu bölümünü çok sevmiştim. Defalarca okudum. Her defasında aynı duyguları bende hissettim. Romanın tamamını okuyanların Abbas’ı da çok seveceklerine ve keşke bizimde bir Abbas’ımız olsaydı diyeceklerine eminim. Romanın Uşak’ta geçen 11 sayfalık kısmını aşağıda paylaşıyorum. Bu fantastik yolculukta isimleri geçenleri sizlerin de hemen tanıyacağınıza eminim.”

Editör: Gülcan Aydoğdulu