UŞAK’TA DOĞADAKİ ÇÖPE KATMA DEĞER SAĞLADI, DÜNYAYA SATIYOR

Hepimizin doğada gördüğü, kimi zaman gereksiz olarak nitelendirdiği bitkiler, dikenler, yosunlar ve kökler işi bilen girişimcilerin ellerinde ciddi bir katma değere dönüşebiliyor. Uşak'ın Banaz ilçesinde yaşayan kadın girişimci Gülcan Çevirgen, ormanlık alanlardan topladığı kozalak, yosun, bitki ve ağaç kabuklarından dekoratif süs bitkileri yapıyor. Çevirgen bu ürünleri, 25 ülkeye ihraç ederek ülke ekonomisine katkı sağlıyor. Şehrine ve ülkesine daha fazla katma değer sağlama amacıyla çalışmalarını aralıksız sürdürdüklerini kaydeden Çevirgen, bir başarı hikayesi olan girişimcilik sürecini bizlerle paylaştı.

Gülcan Çevirgen, 1987 yılında Uşak'ta doğmuş. 2005 yılında hayatını eşi Ramazan Çevirgen ile birleştiren başarılı yatırımcı, eşinin yurtdışı tecrübelerinden yoğun olarak faydalanmış. Ortaokul mezunu olan 2 çocuk annesi Çevirgen, 'Eşim Almanya'da 11 yıl çiçekçinin yanında çalışmış. Bu sektörü çok iyi biliyor, fikir de ondan çıktı. Biz doğada gördüğümüz bitkileri tasarımlayarak süs bitkileri dizayn ediyoruz. Bir nevi değersiz olarak görülen bitkilere katma değer katıyor, onları da dünyanın dört bir yanına ihraç ediyoruz.' diyor. '

120 KALEM ÜRÜN İŞLİYORUZ'

Gülcan Çevirgen, yaklaşık 120 kalem ham maddeden bine yakın süs ürünü ürettiklerini, ürünlerin tamamını yurt dışına sattıklarını belirterek, 'Bunların içerisinde en önemlileri limonyum, kozalak, yabani mersin, diken çeşitleri, ayva danası, kökler, yosunlar ve buğday başakları… Bu ürünleri de başta Trabzon, Erzurum, Kars, Ankara, İzmir, Uşak, Aydın, Mersin ve Yalova olmak üzere birçok ildeki köylü vatandaşlarımızdan temin ediyoruz. Bu ürünler Avrupa ülkelerinde ev süsü olarak ilgi görüyor, evlerin dış kapılarında ve mezarlıklarda kullanılıyor.' ifadelerini kullanıyor '

KIRSAL KALKINMAYA KATKI SAĞLIYORUZ'

Yurt dışındaki fuarları yakından takip ettiğini, iş bağlantılarını bu fuarlarda gerçekleştirdiğini dile getiren genç yatırımcı, şunları kaydediyor: 'Ülkemizde üretim maliyetleri daha düşük olduğu için biz Avrupa'ya daha ucuz ürün sunabiliyoruz. Her geçen yıl ürün çeşitliliğimiz artıyor. Bu artışla birlikte bize ürün temin eden köylü vatandaşlarımız için de çeşitli gelir kapıları oluşuyor. Bu sayede kırsal kalkınmaya destek sağlıyoruz ve bundan ötürü çok mutluyuz.' Eşi ile birlikte gezmeyi çok sevdiklerini anlatan Gülcan Çevirgen, 'Biz bir yere gittiğimizde asla anayol kullanmayız. Bizim güzergahımız hep köy, orman ve kırsal yollardır. O yollar bizim için adeta bir hazine. Geçenlerde Denizli'den Fethiye'ye giderken köy yolunu kullandık. Çok güzel bir ürün gördüm, hemen aracı durdurup geri geldik. Pembemsi renkte bir orkide çeşidi, 1 metre civarında boyu var. Sadece o bölgede gördük, çevreyi gezdik. Hemen fotoğrafladık, üzerinden biraz tasarım çalıştık ve müşterilere gönderdik. Onlar dedi ki, 'bu üründen ne kadar gönderirseniz alırız.' Ancak maalesef devamlılığı yoktu. Üzerinde hala çalışıyoruz. Bizim işimiz çobanlarla ve köyün yaşlılarıyla. Onlar bölgelerini çok iyi tanıyorlar. Biz bir nevi yollarda bitki dedektifliği yapıyoruz.' şeklinde konuşuyor.

'KÖK BOYA KULLANIYORUZ'

Tesisteki işleyiş hakkında da bilgi veren yatırımcı, ürünlere müşterinin talebine göre demetleme, boyama ve paketleme işlemi uyguladıklarını belirtiyor. Yatırımcı, ürünlerin fizyolojik yapısını bilmenin kendileri için hayati derecede önemli olduğunun altını çizerek, 'Öncelikle işlediğiniz bitkiyi çok iyi bilmeniz gerekiyor. Biz burada yazın doğal yöntemle, kök boyalarla işlem yapıyoruz. Yazın kendisi kuruyor ama kışın fırınlama yapıyoruz.' diyor.

'HİNDİSTAN'A VE GÜNEY AFRİKA'YA BİLE İHRACAT YAPIYORUZ'

Çevirgen, ürünlerini ihraç ettiklerini belirterek, 'Türkiye gerçekten bir cennet. Doğadaki bir diken bile bizim için ham madde. ABD ve Avrupa ülkelerinde organik süs ürünleri çok ilgi görüyor. Hollanda, Almanya, Polonya ve Danimarka en çok satış yaptığımız ülkeler. Bunun yanında Güney Afrika, Hindistan ve Japonya'ya da ürün satıyoruz. Bu yılki ihracat kapasitemizi 1 milyon avro olarak belirledik, gelecek yıl bu rakamın da üzerine çıkmayı hedefliyoruz. Ancak hava şartları, mal tedariği gibi değişken faktörler var. Şartlar uygun olursa kapasitemizi artırarak daha fazla ürünle Avrupa'da söz sahibi olmak istiyoruz.' şeklinde konuşuyor.

'KADINLARA POZİTİF AYRIMCILIK'

Bir kadın girişimci olarak tesiste ağırlıklı olarak kadın istihdam ettiğini anlatan genç yatırımcı, çalışanların %80'ini kadınların oluşturduğunu, bu anlamda kadınlara pozitif ayrımcılık yaptıklarını vurguluyor. Çevirgen, sezonda sadece fabrikada 65'e yakın kişiyi istihdam ettiklerine dikkat çekerek, ilçedeki evlere de işler verdiklerini şu anda sadece Uşak ve Banaz'da 30'a yakın aileye iş verdikleri bilgisini paylaşıyor.

'BU ALANDA İSTİHDAM AÇIĞI VAR'

Yatırımcı, sektörlerinde istihdam açığı olduğuna işaret ederek, şöyle devam ediyor: 'Eşim bu işi Almanya'da abisinin yanında öğrenmiş. Almanya'da çiçek tasarımı ve dizaynı üzerine bir üniversite bile var. Bu alanda çok detaylı bir bilgi birikimi olması gerekiyor. Türkiye'de maalesef bu alanda çok açık var. Bu sektörde bir gelecek var. Gençlerimiz bu alana yönelse katma değer oluşturabilirler.' 'ŞERDEN HAYIR DOĞDU' TKDK'yı medyadaki tanıtımlardan duyduklarını anlatan Çevirgen, 'Tesisimiz dardı. TKDK reklamlarını da radyolardan duyuyorduk. Köylere kadar tanıtıma gidiyordu kurum. Biz TKDK ile iş yapmaya niyetlendik ama önce tanışmak istedik. Bu sektörde Ege'de ve Türkiye'de ilkiz. O süreçte bizim önceki işyerinde yangın çıktı. TKDK ekipleri de bize geçmiş olsun ziyaretinde bulundu. Şerden hayır doğdu. O ziyaretin ardından süreç hızlandı, 2016 yılında projemizi hazırladık ve TKDK'nın da desteği ile şimdiki yerimize gelmiş olduk.' değerlendirmesinde bulunuyor.

'TKDK AVRUPA'DA BİLİNEN BİR MARKA'

Yatırımcı, TKDK'nın Avrupa'da bilinen bir marka olduğunu belirterek, IPARD ile gelen yüksek standartların sektör tarafından da kabul edildiğini kaydediyor. TKDK ile çalıştıkları için sektörün büyük oyuncularından teklifler aldıklarını kaydeden Çevirgen, 'TKDK'dan ve kurum personelinden çok memnun kaldık. Kendileri çoğu zaman bizi motive etti. Yorulduğumuz zaman elimizden tuttu. Sadece maddi değil manevi destek de sundular. Yatırımımızın ardından bize TKDK'yı çok soran oldu biz de hep olumlu yönde referans olduk.'