Uşaklı Haldun Temel Ersan, 1944-1945 eğitim öğretim yılında, Yılancılara ait bir evde “Erkek Orta Sanat Okulu” adıyla eğitime başlayan okulun, 1947 yılında inşasına başlanan yeni ana binasına taşındığını ve 1948-1949 eğitim öğretim yılında “Erkek Sanat Enstitüsü” adını aldığını belirtti. Ersan, Yılancılara ait eski binanın, bir dönem Kurtuluş İlkokulu ve vali konağı olarak kullanıldığını ifade etti. Ancak, bu binanın artık yıkıldığını ve yerine 1963 yılında Kurtuluş İlköğretim Okulu olarak kullanılan yeni bir yapı inşa edildiğini belirtti. Böylece, okulların tarihî geçmişi hem eğitim hem de şehrin kültürel mirası açısından önemli bir yer tutuyor.
Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’nin bugünkü kampüsünün bulunduğu alan, yaklaşık 18 bin metrekare büyüklüğünde oldukça geniş bir alana yayılmaktadır. 1947 yılında yapılan ilk inşaatla birlikte, iki katlı ana binayla bağlantılı tek katlı üç atölye ve bir idare binası eğitim faaliyetlerine başlamıştır. 1950’li yıllarda ise ana bina daha da büyütülerek elektrik ve motor-bobinaj atölyeleri eklenmiştir. O dönemde okul, etrafında koyunların otlatıldığı, tarlalarla çevrili birkaç örnekten biri olarak öne çıkıyordu. Okul, 1973-1974 eğitim öğretim yılında, artık “Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi” adını alarak eğitimdeki yolculuğuna devam etmiştir. Ersan, okulun yıllar içinde artan ihtiyaçlar doğrultusunda daha fazla bölüm açtığını ve bu süreçte birçok yeni yapı eklendiğini belirtti. Elektrik, tesisat-bobinaj, elektronik, dokuma, makine ressamlığı, motor, makine teknisyenliği, model, bilgisayar ve yapı gibi on iki farklı alanda eğitim verilmeye başlanmıştır.
Zamanla büyüyen okulda yeni yapılar inşa edilmiştir. Ana binaya bağlı beş atölye, ana binadan bağımsız olarak inşa edilen iki katlı depolar, atölyeler, lojman binaları, çok amaçlı salonlar ve 1982 yılında yapılan dört katlı binadan oluşan bir kampüs ortaya çıkmıştır. Bu yapılar arasında, okulun büyük bahçesinde yer alan süs havuzu ve oturma alanları da oldukça dikkat çekici olmuştur. Okulun geniş ve yeşil alanları, öğrencilere ve çalışanlara dinlenme alanı sunarken, aynı zamanda okulun estetik yapısına katkı sağlamıştır. Ancak, günümüzde eski ana bina dışında bu yapılar arasında yalnızca birkaçının ayakta kaldığı belirtiliyor. Okulun eğitimine ise yeni yapılan binalarda devam edilmektedir. Ersan, geçmişin izlerini korumanın önemine değinerek, okulun şehrin eğitim tarihi için ne kadar değerli olduğunu vurguladı. Tarihi okulun bugüne kadar gelişen yapısının, sadece Uşak’ın eğitim hayatına değil, aynı zamanda şehrin kültürel kimliğine de katkı sağladığını ifade etti. Ersan, “Okulun tarihi, yalnızca eğitimle ilgili değil, aynı zamanda Uşak’ın kültürel ve sosyal yapısının evrimini de gözler önüne seriyor. Bugün bu okulda eğitim gören öğrenciler, geçmişin mirasını taşıyor ve şehrin eğitim geçmişini öğreniyorlar” diyerek, okulun tarihinin genç nesiller için de önemli bir eğitim kaynağı olduğunu belirtti.