Dünya Meteoroloji Örgütü’nün (WMO) son verilerine göre, küresel ısınma etkisiyle önümüzdeki üç yıl içinde kuraklık riski altında yaşayacak nüfusun 2,4 milyar kişiye ulaşması bekleniyor. Tarım, sanayi ve günlük yaşam için kritik öneme sahip su kaynakları alarm verirken, uzmanlar teknolojinin yeni bir kurtarıcı olarak devreye girebileceğini savunuyor. Özellikle yapay zekâ (AI) tabanlı erken uyarı sistemlerinin, su israfını ve verimsiz tüketimi %40’a varan oranlarda azaltabileceği iddia ediliyor.
SU YÖNETİMİNDE DİJİTAL DEVRİM
Akıllı Sensörler: IoT tabanlı cihazlar sayesinde barajlar ve tarım arazileri gerçek zamanlı izlenebiliyor. Bu sistemlerin yaygınlaşmasıyla kaçak ve sızıntıların %35 oranında önüne geçilebileceği ifade ediliyor. Bulut Bilişim & Veri Analitiği: Büyük veri setleri, çiftçilere doğru sulama takvimleri çıkararak mevsimsel değişikliklere adapte olmalarını sağlıyor. Dünya Bankası raporlarına göre, bu yöntemle tarımsal üretimde %20 ek verim artışı yakalanabilir. Yeşil Enerjiyle Uyum: Güneş enerjisiyle çalışan akıllı pompalar, kırsal bölgelerde kuraklıkla mücadeleyi kolaylaştırıyor.
BURAK YAKA’DAN KRİTİK YORUMLAR
Uzun yıllardır global firmaların üretim tesislerinde üst düzey yönetici olarak görev yapan ve aynı zamanda Elektrik Elektronik Mühendisi olan Burak Yaka, kuraklıkla mücadelede yapay zekâ uygulamalarının rolü hakkında çarpıcı tespitlerde bulundu:
“Yüksek enerji harcayan üretim tesislerinde bile su tüketimini %25 azaltmanın mümkün olduğunu gördük. Yapay zekâ tabanlı izleme sistemleri, anlık su kullanımı tespit ederek arızaları ve kaçakları hızla saptıyor. Eğer bu teknolojiler tarım alanlarına da entegre edilirse, su kaynaklarımızı 10 yıl daha verimli kullanabiliriz. Ancak bu adımlar için zaman daralıyor; kamudan özel sektöre herkesin elini taşın altına koyması lazım.”
KÜRESEL İŞ BİRLİKLERİ VE YATIRIMLAR
Birleşmiş Milletler’in “Kritik Su ve İklim Fonu” kapsamında ayrılan 5 milyar dolarlık kaynak, yeşil enerji ve akıllı altyapı projelerine aktarılacak. Gelişmekte olan ülkelerin, bu fon sayesinde büyük ölçekli çevre teknolojilerini %50 daha az maliyetle edinebileceği belirtiliyor. Uzmanlar, global ölçekteki iş birliğinin kuraklıkla mücadeleye ivme kazandıracağı görüşünde. Sonuç olarak, kuraklık krizi büyürken yapay zekâ destekli çözümler hem tarım hem de sanayide umut vaat ediyor. Burak Yaka gibi deneyimli mühendisler, bu teknolojik atağın ancak hızlı ve kararlı eylemlerle gerçek sonuçlar üretebileceğini vurguluyor. Zaman daralırken, dijital devrimin çevresel yıkımı önleme potansiyeli artık daha önemli ve güncel bir konu hâline gelmiş durumda.