Bu yazımda da Büyük Uşak Projemizde ki olmazsa olmazları hatırlatmaya devam ediyorum.
Bir ilin veya ülkenin olsun, kalkınma isteği veya kalkınmışlık göstergesi, Fuarlarla ölçülür. Fuarların büyüklüğü, Fuara katılımcı sayısı ve katılan firmaların bilinir, tanınır olması en bilinen parametrelerdir. Bu maksatla geçmişte, Çalışmaları ile ilimizde büyük izler bırakan, Halkla iç içe olan Sayın Valimiz Özdemir Çakacak Bey, O zamanki vakfımızın ev sahipliğinde, ilimizin geleceği ile ilgili her ay bir konunun işlendiği toplantılar yapılıyordu. Bu toplantılarda Konu ile ilgili Tüm Daire amirlerimizin, seçilmiş ve atanmışlarımızın tümü, Sivil toplum örgütlerimizin ise konu ile ilgili olanlar eksizsiz katılıyordu. Yine bu toplantılardaki konuşulan başlıklardan biriside; “Hep başka illerin düzenlediği fuarlara, gitmeğe mahkûm muyuz? Yoksa artık bizimde sadece bakan değil, yapan da bir il mi olmamız mı gerekiyordu”. Bu konuyu da kapsayan bir toplantı sonunda ilimizde de Fuar düzenlenmesi gerektiği, bunu yapabileceğimiz ve ilimize büyük katkılar vereceğine karar verdikten sonra, ilimizde bir tarım fuarı düzenleyerek başlama kararı alınmıştı. Ve bu fuar fikri ilimizde de gerçekleşti. Bir şeye başlamak, en büyük başarıdır. Başladığınız işi geliştirmeye çalışmak gerekir. Zaten bu konu ilimiz kurulduğunda bile gündemde olan bir konu. Gelecekte bunun hayalini kuran atalarımız, Uşak’ ın vilayet olduğu ilk yıllarda imar planında şeker fabrikasının oradan, İzmir otoyolu çıkışındaki huzur evine kadar yeşil kuşak alanını imar planına sokmuşlar. şu an eski devlet hasta hanesi önündeki yeşil kuşak ve huzur evinin karşısı da fuar alanı olarak gösterilmişler. Maalesef ki bu yıllar evvel ilin ihtiyaçlarını gelecek için bile gören ve buna göre hazırlanan imar planları kişisel menfaatler çerçevesinde bu planlardaki alanlar Uşak halkının gözü önünde ranta açıldı. Bu alanlar ranta verilmeyip bu güne kadar korunsaydı Fuar ve Fuarcılığın doğru yapıla bilmesi için gerekli olan, pazarlamasının yurtiçi ve yurt dışında yapıla bildiği, fuar alanı içinde, sosyal tesisler, eğlence yerleri, toplantı ve kongre salonları, uygulamalı eğitim alanlarının yer aldığı fuarlar düzenlene bilirdi.
İlimizde Düzenlenen tarım fuarı sadece atanmışların ve seçilmiş birkaç odanın başkanlığında toplanması ile yürütülüyor. Sivil toplumun katılımı sağlanmadan yapılan bu fuar çalışmamızı geçen sekiz sene içinde panayırdan, fuara dönüştüre bildi mi? bir bakalım.
Fuarın lügat tarifi: Belli zamanlarda, belli yerlerde ticari mal sergilemek ve satmak amacıyla açılan büyük sergi.
Demek ki, Bir çalışmanın fuar olabilmesi için, 1) Belirli bir takvimi olması lazım. 2) Yeri belli ve sabit olması lazım. 3) Ticari malları gelecekte veya o gün için ürünü tanıtma, satma, pazarlama, imkânlarını bulacakları bir etkinlik olması gerekiyor.
Panayırın tarifi ise: Belli zamanlarda ve genellikle küçük yerleşim birimlerinde kurulan, sergi niteliğini de taşıyan büyük pazar:
Türk dil kurumunun bu tarifine bakarak ve takdir siz okuyucularımın.
Yalnız her çalışmanın mutlaka eksik tarafları olabilir. Çalışan insan hata yapar.
Hayvancılık ve teknoloji fuarını düzenleyen ve emeği geçen herkese teşekkür ederim. Emeklerine sağlık. İnsanın bazen yeri ve yeni gerçekten dar olunca ortaya çok iyi bir oyun koyamıyor.
Sağlık, mutluluk sizlerle olsun.