Yıllarca üstü açık bir yatır olarak bilinen bu kutsal mekan, 1990'lı yıllarda yapılan düzenlemelerle kapatılmış ve ziyaretçilerin daha rahat ibadet edebileceği bir hale getirilmiştir.
Tarihi ve Konumu
Bulduk Dede Türbesi, Aybey Mahallesi'nde, Muzaffer Mert İlköğretim Okulu'nun duvarına bitişik bir konumda bulunmaktadır. Türbenin bulunduğu bölge, Uşak'ın Türkler tarafından fethedilmesinin ardından iskân edilen ilk yerleşim alanlarından biri olarak kabul edilir.
Türbenin Kapatılması ve Rivayetler
1990'lı yıllara kadar üstü açık olan türbe, bu dönemde kapatılarak daha korunaklı bir hale getirilmiştir. Bu değişiklikle birlikte türbenin kapısına "Rukneddin Doğan - Bulduk Dede / Karabağlı / Miladi 875" ibaresi eklenmiştir. Ancak bu tarihin doğruluğu konusunda bazı şüpheler bulunmaktadır, zira Miladi 875 yılında bu topraklarda İslam ve Müslüman izlerine rastlamak pek mümkün görünmemektedir. Türbenin kapatılmasıyla ilgili halk arasında anlatılan bir rivayet de mevcuttur. Anlatıya göre, Karlık köyünden Kara Murat isimli bir kişi rüyasında Bulduk Dede'yi görür ve yatırın üstünün kapatılmasını ister. Bu rüya üzerine Uşak'a gelen Kara Murat, Ulu Camii'nde namaz kılarken Kulalı bir şahısla tanışır. Bu kişi de benzer bir rüya gördüğünü ve yatırın üstünün kapatılması gerektiğini anlatır. Bu tesadüf, türbenin kapatılması kararının alınmasında etkili olmuştur.
Manevi Önemi
Bulduk Dede Türbesi, Uşaklılar için sadece bir ziyaret yeri değil, aynı zamanda manevi bir sığınaktır. Ziyaretçiler, türbede dua ederek huzur bulur ve dileklerde bulunurlar. Türbenin çevresinde bulunan armut ağacı da, geçmişte ziyaretçilerin dikkatini çeken unsurlardan biridir. Uşak'ın kültürel ve manevi zenginliklerinden biri olan Bulduk Dede Türbesi, hem tarihi hem de halk arasında anlatılan rivayetleriyle dikkat çekmektedir. Bu türbeler, geçmişle bugün arasında bir köprü kurarak, kültürel mirasın yaşatılmasına katkı sağlamaktadır.
