Uşak’ta görev yapan Uzman Diyetisyen Sevgi Erdinç, son yıllarda giderek artan “kahvaltı yapmalı mı, atlamalı mı?” tartışmalarına bilimsel bir perspektiften yaklaşarak önemli açıklamalarda bulundu. Erdinç, kahvaltının sadece fiziksel sağlık açısından değil, aynı zamanda kültürel ve sosyal yönleriyle de göz ardı edilmemesi gereken bir öğün olduğunu vurguladı.

“Kahvaltı metabolizmanın fitilini ateşler”
Erdinç açıklamasında, kahvaltı öğününün gün boyunca dengeli beslenmeye katkı sunduğunu belirterek, "Günlük enerji dengesini sağlamak, kan şekerini düzenlemek ve zihinsel performansı artırmak adına kahvaltı büyük önem taşıyor. Özellikle çocuklar ve gençlerde odaklanma ve öğrenme üzerinde olumlu etkileri bilimsel olarak kanıtlanmıştır" dedi.

Popüler diyet akımları kahvaltıyı sorguluyor
Son yıllarda yaygınlaşan aralıklı oruç (intermittent fasting) uygulamalarının kahvaltıyı atlamayı teşvik ettiğini ifade eden Erdinç, bu yaklaşımın kısa vadeli kilo kaybı sağlasa da uzun vadede aşırı yeme eğilimine yol açabileceğini dile getirdi. "Kahvaltı yapmamak kimi bireylerde insülin hassasiyetini artırsa da bu durum açlık krizlerine ve dengesiz öğünlere sebep olabilir" ifadelerini kullandı.

Kula Jandarması’ndan Başkan Yardımcısı Uçak’a Ziyaret
Kula Jandarması’ndan Başkan Yardımcısı Uçak’a Ziyaret
İçeriği Görüntüle

Beslenme kalitesi açısından kritik
Erdinç, kahvaltının protein, lif, vitamin ve mineral açısından zengin olmasının, bireyin günlük beslenme kalitesini doğrudan etkilediğini kaydederek, “Sabah öğünü, günün ilk yakıtıdır. Bunu atlamak hem fiziksel hem de zihinsel performansta düşüşe neden olabilir” dedi.

Kahvaltı sadece yemek değil, aynı zamanda bir ritüel
Açıklamasında kahvaltının kültürel boyutuna da değinen Erdinç, “Özellikle bizim gibi aile odaklı toplumlarda kahvaltı, aile bireylerinin bir araya geldiği, iletişimin güçlendiği bir sosyal zamandır. Bu yönüyle de önemlidir” şeklinde konuştu.

Kişiye özel beslenme anahtar rol oynuyor
Uzman Diyetisyen Erdinç, kahvaltının gerekliliğinin kişiden kişiye değişebileceğini, sağlık hedefleri, yaşam tarzı ve metabolik yapıya göre farklılık gösterebileceğini belirterek sözlerini şöyle tamamladı:
“Her bireyin ihtiyaçları farklıdır. Ancak temel prensip, öğünlerin dengeli, yeterli ve düzenli olmasıdır. Sağlıklı bir yaşam için bedenin ritmine uygun, sürdürülebilir beslenme alışkanlıkları oluşturmak esastır.”

Muhabir: Gülcan Aydoğdulu