İzmir’den, Uşak Ulubey’e yerleşen Ziya Timur, burada kurduğu bahçesinde güvercinleriyle huzur buluyor. Ziya Timur, sadece doğaya olan sevgisini değil, güvercinlere duyduğu derin bağlılığı da paylaştı. Gazetemize verdiği röportajda, Ziya Timur’un güvercinlerle olan hikayesini, doğa ile barışık yaşamını ve bu uğraşının ona kattığı anlamı aktardık. Ziya Timur, İzmir’deki yoğun yaşamdan bunalıp daha sakin bir hayat kurma kararı alarak Uşak’a yerleşmiş. “İzmir’in sıkıntısı beni geriyordu” diyen Timur, İzmir’den Uşak’a taşınarak burada huzur bulduğunu ve “Buradan ayrılmayı hiç düşünmüyorum” diyor. Ziya Timur, Uşak’taki bahçesinde doğayla iç içe bir yaşam kurarak hem kendisi hem de çevresindeki insanlar için bir sığınak oluşturmuş.
Ziya Timur’un güvercinlere olan sevgisi, çocukluk yıllarına dayanıyor. Babasının çatısındaki güvercinlere olan ilgisiyle başlayan bu tutku, yıllar içinde hiç eksilmeden devam etmiş. “Babamın çatıda güvercinleri vardı, onlarla ilgilenirken ben de onlara bakardım. Bir gün babam bana 4 tane güvercin verdi, o günden sonra hayatımda her zaman güvercinler vardı. Güvercinlerim gitse kanadım kırılır” diyen Ziya Bey, güvercinsiz bir yaşamı düşünmenin dahi mümkün olmadığını belirtiyor. Güvercinlerine duyduğu bu derin sevgi, sadece onları beslemekle kalmayıp, aynı zamanda onlarla bir bağ kurarak yaşamını zenginleştiriyor. Ziya Timur, güvercinlere olan sevgisinin sadece bir hobi değil, bir yaşam tarzı olduğunu vurguluyor.
Güvercinleriyle olan bağını, zaman içinde başkalarıyla da paylaşmaya başlayan Ziya Timur, “Ben buraya ilk geldiğimde sadece 100 güvercinim vardı, ancak zamanla sayılarının arttığını ve 350’ye dayandığını gördüm. Kuşlara hastalık gelince elimde 200 tane kuş kaldı. Uşaklılar beni tanır, her zaman ihtiyacı olanlara hediye kuş verdim” diyerek güvercin sevgisinin paylaşarak çoğaldığını söylüyor. Ziya Timur’un güvercinleriyle olan ilişkisi, sadece bakım ve sevgiyle değil, aynı zamanda onları başkalarına da hediye ederek çoğaltmakla devam ediyor. Ziya Timur, geçen seneye kadar hiç kuş satmadığını ancak yem fiyatlarının yüksek olmasından dolayı satış yapmaya başladığını ifade ederek güvercin fiyatlarının 100-100 bin arasında değiştiğini dile getirdi.
Ziya Timur’un en sevdiği güvercin ırkı, posta güvercinleri. “Posta güvercinleri sahiplerine karşı sadık bir kuştur, çok özel bir bağ kurarlar,” diyor Ziya Timur ve bu ırkı çok sevdiğini belirtiyor. Posta güvercinlerinin bin kilometreye kadar yol alabilme yeteneği ve sadakati, Ziya Timur’un onlara olan hayranlığını pekiştiriyor. Uşak’a geldikten sonra, Ziya Timur Uşak güvercinlerine de büyük bir sevgi beslemeye başlamış. “Uşak güvercinlerinin de kendine has bir güzelliği var. Ancak ne yazık ki, Uşaklılar kendi güvercinlerine sahip çıkmak yerine, başka ırklara yöneliyorlar. Keşke Uşak güvercinlerine de daha fazla değer verilse” diyor.
Ziya Timur, güvercinlerinin yanı sıra bahçesiyle de büyük bir ilgileniyor. “Burayı bir yaşam alanı olarak görüyorum. Her şeyini kendim yaptım, ağaçlarını diktim, kümeslerini kurdum. Emeğimin her karışında çok büyük bir sevgi var,” diyor. Ziya Timur’un bahçesi, sadece bir yaşam alanı değil, aynı zamanda bir huzur kaynağı. İzmir’deki yoğun yaşamı geride bırakarak, burada doğayla iç içe bir yaşam kuran Ziya Timur, her köşesinde kendi emeğiyle şekillendirdiği bir dünya yarattı.
Ziya Timur’un hayatındaki bir diğer önemli unsur ise torunları. İzmir’de üç kızı ve bir oğlu olan Ziya Timur, torunlarını yaz tatillerinde sıkça Uşak’taki bahçesine davet ediyor. “Torunlarım buraya geldiklerinde, bahçede koşarak oyunlar oynuyorlar. Onlar için burayı cıvıl cıvıl bir alan haline getirdim,” diyor ve gülerek ekliyor, “Onlar burayı çok seviyor, her kelimelerinde 'Dede bizi Uşak’a götür' diyorlar.” Ziya Timur’un yaşamı, doğa sevgisi, güvercinlerine duyduğu derin bağ ve her anını özenle kurduğu yaşam alanında geçirme tutkusuyla şekillenmiş. Güvercinlerle bir yaşamı seçmiş bir insan olarak, Ziya Timur’un hikayesi sadece bir hobi ya da eğlence değil, tam anlamıyla bir yaşam tarzı. Onun güvercin sevgisi, doğayla barış içinde yaşama arzusuyla birleşerek, hayatına anlam katıyor. Ziya Timur, son olarak tüm güvercin tutkunlarına selamlarını iletti.