Eğitimden engelli haklarına, veri madenciliğinden sağlık sistemine kadar birçok konuda önemli değerlendirmelerde bulunan Karaoba’nın, “Biz hayal kurmayı öğretenlere yol açmak için bu komisyonu kurduk” sözleri ile dikkatleri üzerine çekti. Konuşmasına esprili bir giriş yapan Karaoba, “Böyle derin bir felsefi konuşmadan sonra söz almak kolay değil ama bizim görevimiz eksikleri dile getirmektir. Burada birbirimizi eleştiriyoruz diye savunmaya geçmek yerine yapıcı olmalıyız” ifadelerini kullandı.
Komisyonun kuruluş sürecine de değinen Karaoba, sürecin demokratik irade ve çoğunluk bilinciyle şekillendiğini belirterek, “Biz bu komisyonda bulunmaktan mutluyuz. Önemli olan birlikte çözüm üretmek” dedi.
Hayal Kurmayı Öğretenlere Yol Açmalıyız
CHP’li Karaoba, konuşmasında Ampute Milli Takımı oyuncusu ve Avrupa Şampiyonu Barış Belli’nin “Hayal kurmayı öğretiyorum” sözlerinden etkilendiğini belirterek, “Bu cümle beni derinden etkiledi. Biz de hayal kurmayı öğretenlere yol açmalıyız. Maddi desteklerin yanında mevzuattaki eksiklikleri de gidermeliyiz” diye konuştu.
Veri Madenciliği Artık Zorunluluk
Veri eksikliğinin politika üretiminde ciddi bir sorun oluşturduğunu dile getiren Karaoba, “Doğru veriler olmadan doğru karar alınamaz. TÜİK dahil birçok kurumda geri bildirim kültürü eksik. Elimizdeki dataları doğru okumazsak teşhis de yanlış olur” şeklinde konuştu.
Sağlıkta Uygulama Sorunları ve Engelli Hakları
Sağlık alanındaki uygulama eksiklerine dikkat çeken Karaoba, özellikle engelli bireylere yönelik devlet desteklerinin yetersiz olduğunu vurguladı:
“Ortez ve protez desteği ülke gerçekleriyle örtüşmüyor. Engelli vatandaşlarımızın haklarını çağın koşullarına göre yeniden düzenlemeliyiz.”
Ayrıca 2008 öncesi araç sahibi engelliler için ÖTV muafiyetinde adaletli bir düzenleme yapılması gerektiğini belirten Karaoba, “Kazanılmış haklar geri alınmamalı” diyerek Barış üzerinden şunları söyledi:
“Hayatta Barış, Dünyada Barış adlı kısa filmden de söz etti. Barış’ın filmi çok anlamlı, ampute temalı olması da ayrıca önemli. Kendisini kutluyorum. Sağlık politikaları ve otizm eylem planlarının sahadaki yetersizliğine dikkat edilmelidir. Her hastaya 20 dakika ayırın deniyor ama bu imkansız. Otizm eylem planları kağıt üzerinde güzel ama sahada uygulanabilirliği düşük. Bu komisyonun görevi bu eksikleri tespit etmektir. Plan yazmak güzel ama uygulamak çok daha önemli. Hep birlikte daha yaşanabilir bir sistem için çalışmalıyız.”