ŞEHRİMİZE BİRAZ HEYECAN GEREK

Bir şehirde heyecanın olmaması demek, umutların olmaması demektir. Umutların olmaması demek de o şehir yaşayanlarına ne verirseniz verin, insanların yüzlerinin gülmemesi demektir. Çünkü heyecanı olmayan insan, geleceğe umutla bakamayan insandır. Peki; bir şehirde neler heyecan yaratır derseniz, ayakları yere basan projeler derim. Ne olursa bir projenin ayakları yere basar derseniz, bunun olması için de bazı hususların yerine getirilmesi gerekir. Bununla ilgili olarak, şöyle hızlıca bir öncelik sıralamalı liste oluşturursak; ilki, “Ben yaptım oldu” gibi projeler yerine, halkın öncelikli sorunlarını çözen ve beklentilerine cevap verecek projeler olmalıdır. Bir diğeri, projelerin bütçeleri ve ekiplerinin bu proje için yeterli olduğu konusunda halkta güven oluşması. Projenin önemi, bütçesi, ekibi, etapları ve bitiş takviminin doğru anlatılması gerekir. Şayet projeniz ilk başta halkın öncelikli sorunlarına hitap etmiyor gibi görünüyorsa, yapılması gereken bunun öneminin halka anlatılmasıdır. Ama bu anlatım, atanmışlar ve seçilmişlerin emirlerindeki çalışanlarla yaptıkları tebliğ toplantıları gibi değil, nedenlerin ve niçinlerin tartışıldığı toplantılar şeklinde olmalıdır. Bu toplantılar, kent konseylerinde yapılmalıdır. Bu toplantılar sonrasında kent konseyi üyesi vakıf ve dernek üyelerine toplantı sonuçları anlatılmalıdır. Kent konseylerinin bu günkü durumları düşünülünce bu sefer de akla, bu yöntemin uygulanıp uygulanmayacağı geliyor.  Kent konseylerinin bu günkü yaplıları, yetkileri ve yönetim bütçeleri, özerk olmamaları, bu yapının etkinliğini olumsuz etkiliyor. Kent konseylerinin sağlıklı kararlar alıp, doğru işler yapabilmesi için özerk olması, sadece akil insanlardan seçimle değil de davetle oluşması gerekir. Çünkü kent konseylerinin seçimlerine birçok insan katılamamaktadır. Kent konseyleri çalışmalarına başlamadan önce uzun soluklu başkansız ama bir moderatör eşliğinde toplanmalılardır. Bu davetliler,  önce beyin fırtınası yaparak birbirlerini daha yakından tanımalılar. Katılımcılara mutlaka; İletişim, Toplantı Yönetimi, Karar Alma ve Problem Çözme Teknikleri başta olmak üzere birçok konuda seminer verilmelidir.  Ancak bu şekilde sağlıklı oluşmuş bir kent konseyi halk tarafından kabul görür.  Bunun sonucunda da, halk tarafından kabul gören kent konseyleri, atanmış ve seçilmişlerin neler yaptıklarını veya yapamadıklarını halka doğru bir şekilde anlatarak, şehrin dedikodu gazeteleri ile yönetilmesinin önüne geçmiş olur. Özetlersek;  bir şehirde heyecan uyandıracağı düşünülen projelerin halkta da heyecan uyandırması için projelerin tartışılması, bir önceliğinin olması ve halka doğru anlatılması gerekir. Ayrıca bu projelerin, devletlerin kalkınma planlarına uyumlu olması da çok önemli. Devletin kalkınma planlarının atanmışlar ve seçilmişler tarafından kolayca gerçekleşmesi için devlet kalkınma planları yapılmadan önce mutlaka şehirdeki tüm partilerin, atanmışların ve seçilmişlerin Başkent Ankara’da karar alıcılara şehir ihtiyaçları ve öncelikleri ortak akılla hazırlanacak olan bir dosya halinde verilmelidir. Şehrin öncelikli ihtiyaçları,  Bakanlarımıza ve meclis çalışma komisyonlarının üyelerine mutlaka uygun zamanlarda bire bir anlatılmalıdır. Görüldüğü gibi konunun üstünde biraz düşününce; bir şehirde heyecan oluşması için de doğru projelerin olması gerektiği, doğru projelerin de ancak, sosyal sermayesini arttırmış, atanmış,  seçilmişler ve kent konseyleri tarafından oluşturulan güçlü lobiler sayesinde olabileceği ortaya çıkıyor. Emekli kenti olan şehrimizde heyecan belki bizler için çok önemli değilmiş gibi görünse de şehrimizdeki gençlerimiz için ve bu gençlerin heyecan ve mutlulukları ile yakından ilgilenen biz, anne, baba, abla, abilerini yakından ilgilendiriyor. Şen ve esen kalın.   A. Tufan Güven.