Son haftalarda başta temel ihtiyaç ürünleri olmak üzere birçok kalemde gözle görülür artışlar yaşanırken, market raflarında neredeyse her gün değişen etiketler tüketicinin tepkisini çekiyor.

Market zincirleri, tedarik maliyetlerinin ve üretici fiyatlarının arttığını gerekçe göstererek raf fiyatlarını sık sık güncelliyor. Ancak vatandaş, “Bu gidişle alışveriş sepeti doldurmak lüks olacak,” diyerek tepkisini dile getiriyor. Son bir ayda süt, peynir, yumurta, ayçiçek yağı ve un gibi temel gıda ürünlerinde %15 ila %25 arasında değişen oranlarda zam yapıldığı gözlemlendi.

Vatandaşın Cebine Yansıyan Enflasyon

Resmi enflasyon verileri Nisan ayının başında açıklanacak olsa da vatandaşın hissettiği enflasyon çok daha yüksek. Özellikle dar ve sabit gelirli kesimler için her alışveriş daha da zor hale geliyor. Emekli ve asgari ücretli kesim, maaşların alım gücünü hızla yitirdiğini belirtiyor.

Ekonomistler, maliyet enflasyonunun yanı sıra döviz kurlarındaki dalgalanmanın da fiyat artışlarını tetiklediğine dikkat çekiyor. Enerji, akaryakıt ve lojistik maliyetlerinin artması, tarladan sofraya kadar olan zinciri doğrudan etkiliyor.

Etiket Güncellemeleri Günde Birden Fazla Yapılıyor

Birçok market çalışanı, özellikle zincir mağazalarda fiyatların artık haftalık değil, günlük hatta bazen günlük iki kez güncellendiğini belirtiyor. Büyükşehirlerde durum daha da çarpıcı. İstanbul, Ankara ve İzmir gibi şehirlerde marketler her sabah açılış öncesi yeni fiyat listesiyle güne başlıyor.

Vatandaşlar ise sosyal medyada paylaştıkları market fişleriyle son duruma dikkat çekmeye çalışıyor. Birçok kişi, “Bir gün önce aldığım ürünü ertesi gün aynı fiyata bulamıyorum,” diyerek tepkisini dile getiriyor.

EYT’de İkinci Dalga Beklentisi: Kapsam Genişletilecek mi? EYT’de İkinci Dalga Beklentisi: Kapsam Genişletilecek mi?

Hükümetten Müdahale Sinyali

Hükümet cephesinden ise denetimlerin artırılacağına yönelik açıklamalar geldi. Ticaret Bakanlığı, “Fahiş fiyat artışı yapan işletmelere ağır yaptırımlar uygulanacak,” derken, Hazine ve Maliye Bakanlığı da dengeleyici yeni ekonomik adımların yolda olduğunu belirtti.

Öte yandan bazı uzmanlar, denetim kadar arz güvenliği ve üretici desteklerinin artırılması gerektiğini vurguluyor. Zira sadece denetimle fiyatların düşmeyeceğini, üretim ve lojistik maliyetlerinin kontrol altına alınmasının şart olduğunu dile getiriyorlar.

Tüketici Her Geçen Gün Daha Fazla Zorlanıyor

Tüm bu gelişmeler ışığında, 2025 yılı ilk çeyreği kapanırken Türkiye’de gıda enflasyonu, vatandaşın hayatını doğrudan etkileyen en büyük sorunlardan biri haline gelmiş durumda. Market alışverişleri artık sadece temel ihtiyaçlar için yapılıyor; birçok aile bütçesini yeniden düzenlemek zorunda kalıyor.

Mart ayının son günlerinde vatandaşın ortak temennisi ise açık: Etiketlerdeki bu artışa bir an önce dur denilmesi.

Muhabir: HABER MERKEZİ