Uşak Belediyesi’nin hazırladığı “Geçmişe Yolculuk” belgesel serisinin bu haftaki durağı, doğaseverler ve tarih tutkunlarını büyüleyecek bir yer: Altıntaş Göleti. Uşak merkeze yalnızca 15–20 dakika mesafede yer alan bu eşsiz doğa harikası hem arkeolojik zenginliği hem de doğal güzellikleriyle keşfedilmeyi bekleyen bir açık hava müzesi niteliğinde.
Tarih ve Doğanın Kesiştiği Nokta
Altıntaş Köyü sınırlarında yer alan Altıntaş Göleti, yalnızca bir sulama alanı değil; aynı zamanda Friglerden Romalılara, Neolitik Dönem'den Tunç Çağı'na kadar birçok medeniyetin izlerini taşıyan zengin bir tarih hazinesi. Bölge halkı tarafından “Leşler Kayası” olarak da anılan bu alanda binlerce yıllık geçmişin taşlara kazınmış izlerine rastlamak mümkün.
“Bu göl sadece suyla değil, geçmişle de dolu” ifadelerine yer verilen belgeselde, gölet çevresindeki kaya oluşumlarının ve vadinin arkeolojik değerine dikkat çekiliyor.
Altıntaş: Adını Taşlardan, Ruhunu Geçmişten Alıyor
1676 tarihli Osmanlı Avarız Defteri’nde “Leşler” olarak geçen köy, 1957 yılında Altıntaş adını alarak bugünkü kimliğine kavuşmuştur. Göletin bulunduğu Kaya Deresi Vadisi hem tarım hem de kültürel turizm açısından önemli bir potansiyele sahiptir. Uşak Belediyesi, bu bölgeyi sadece üretim değil, kültür ve doğa turizmi açısından da canlandırmayı hedefliyor.
Doğa Tutkunlarına ve Gezginlere Açık Çağrı
Altıntaş Göleti, sadece Uşaklılar için değil, bölgeyi ziyaret eden tüm gezginler için görülmesi gereken bir destinasyon. Sessizlik, huzur ve tarihî derinliği bir arada sunan bu özel alan hem günübirlik doğa yürüyüşleri hem de kültürel keşifler için elverişli bir rotadır. Uşak Belediyesi açıklamasında, “Saklı kalmış bu güzelliği mutlaka keşfedin” denilerek tüm doğa ve tarih meraklıları bu özgün mekâna davet edildi.