Online araştırma ve analiz şirketi DORinsight tarafından yayımlanan kapsamlı çalışma, Türkiye’de 2026’ya girerken yılbaşı hediye alışverişinin ekonomik belirsizliklere rağmen gücünü koruduğunu ortaya koyuyor. Araştırma, tüketicinin harcama isteğini sürdürdüğünü; buna karşın bütçe, değer algısı ve ödeme kolaylığı gibi unsurları daha dikkatle gözettiğini gösteriyor.
Türkiye genelinde yaş, cinsiyet ve sosyoekonomik statü temsili gözetilerek 1.000 kişiyle gerçekleştirilen “2026 Yılbaşına Girerken Türkiye'nin Hediye Alışverişi Haritası” araştırmasına göre katılımcıların yüzde 72’si geçtiğimiz yıl yılbaşı hediyesi aldığını ve bu yıl da alışveriş yapmayı planladığını belirtiyor. Daha önce hediye almamış ancak bu yıl alışveriş yapmayı düşünenlerin oranının yüzde 28 olması, yılbaşı alışverişinin istikrarlı ve tekrarlanan bir tüketim davranışı haline geldiğine işaret ediyor.
Araştırmada yılbaşı hediye alışverişinin ana taşıyıcısı 18–45 yaş grubu olarak öne çıkıyor. Özellikle 25–34 yaş aralığı, hem kadın hem erkeklerde alışverişe devam etme oranlarının en yüksek olduğu segmenti oluşturuyor. 55 yaş ve üzeri grupta ise alışveriş davranışının daha sınırlı kaldığı görülüyor. Cinsiyet kırılımında kadınların alışverişi sürdürme eğiliminin erkeklere kıyasla daha güçlü olduğu; özellikle 18–24 ve 35–45 yaş aralığındaki kadınların yılbaşı alışverişine daha bağlı olduğu dikkat çekiyor.
Bütçelere bakıldığında, katılımcıların yüzde 60’ı yılbaşı hediyelerine ayırdığı bütçeyi artırmayı planlıyor. Yüzde 18 bütçesini aynı seviyede tutmayı, yüzde 16 ise azaltmayı düşünüyor. Harcama dağılımında 0–2.000 TL aralığı yüzde 37 ile ilk sırada yer alırken, 2.001–5.000 TL aralığı yüzde 30, 5.001–10.000 TL aralığı ise yüzde 17 paya sahip. Bu tablo, orta bütçe segmentinin güçlendiğini ve tüketicinin temkinli ama vazgeçmeyen bir yaklaşım benimsediğini ortaya koyuyor.
Araştırmanın en belirgin sonuçlarından biri, fiyat/performans dengesinin hediye seçiminde merkezi bir kriter haline gelmesi. Katılımcıların yüzde 76’sı, değer algısını karar sürecinin merkezine koyduğunu ifade ediyor. Duygusal motivasyon ise hâlâ güçlü; katılımcıların yüzde 74’ü yılbaşı alışverişine pozitif duygularla yaklaşıyor. Nostalji duygusu özellikle 35–45 yaş ve üst–orta gelir gruplarında öne çıkıyor.
Alışveriş kanallarında dijitalleşme belirginleşmiş durumda. Katılımcıların yüzde 55’i yılbaşı alışverişini online kanallar üzerinden yapmayı planlıyor. Fiziksel mağazalar önemini korusa da, genç yaş gruplarında dijital kanallar açık ara önde; 35–45 yaş grubunda ise hibrit bir tercih öne çıkıyor. Banka kampanyalarında indirimden çok ödeme esnekliği dikkat çekiyor; tüketicilerin yaklaşık yüzde 46’sı, nakit akışını rahatlatan çözümleri öncelikli görüyor.
Araştırma, hediye alışverişinin merkezinde ailenin yer aldığını da ortaya koyuyor. Aile, tüm sosyoekonomik segmentlerde en çok hediye alınan grup olurken; eş/sevgiliye hediye eğilimi 18–34 yaş ve kadınlarda daha güçlü. Çocuklara yönelik alışveriş 35–45 ve 55+ gruplarda belirginleşiyor. Genç kadınlar arasında “kendime hediye” yaklaşımının yükselişte olduğu da dikkat çekiyor.
Araştırmayı değerlendiren DORinsight Kıdemli Proje Müdürü Çağdaş Mert, tüketicinin 2026’ya girerken ne tamamen frene bastığını ne de kontrolsüz bir hızlanma sergilediğini vurguluyor. Mert’e göre baskın yaklaşım; duygusal motivasyonu koruyan, ancak bütçe ve nakit akışını dikkatle yöneten temkinli bir denge. Bu tablo, markalar ve finans sektörü için agresif indirimlerden çok değer, güven, kolaylık ve şeffaflık sunan çözümlerin öne çıkacağı bir döneme işaret ediyor.





