“Ekonomik kriz var mı?” Sorusuna yanıt veren AK Parti Uşak İl Başkanı Fahrettin Tuğrul, Uşak Şehir Konuşmaları programında yaptığı açıklamada, “Cumhurbaşkanımızın yeni ekonomi modelinde bir üretime dayalı sistem var. Yani üreten ve ürettikçe her kesimiyle birlikte zenginleşen bir ülke hayali kuruluyor. Sadece Uşak’ta şu anda binlerce istihdam sağlayan firmalarımız var. Firmalarımız üretime devam ediyor. Burada işsizlik Türkiye’nin en düşük seviyelerinde. Ürettiğiniz zaman işsizlik olmuyor” dedi. İbrahim Ethem Karahan’ın hazırlayıp sunduğu Şehir Konuşmaları isimli programa konuk olan AK Parti Uşak İl Başkanı Fahrettin Tuğrul, burada ülke ve kent gündemiyle ilgili bazı açıklamalar yaptı. Türkiye’nin krizde olmadığını savunan Tuğrul, “Ülke, 2000’li yılların başında bir kriz görerek, yönetme emanetini sayın Cumhurbaşkanımıza verdi. Kriz o zaman yaşanmıştı. Şu anda Türkiye’de yaşananın ekonomik kriz olduğuna inanmıyorum. Bir pahalılık var, bu yadsınamaz, burada partimizin ve hükümetimizin mali politikalarını yönetenler gerekli açıklamaları yapıyor. Burada şöyle bakmak lazım. Cumhurbaşkanımızın yeni ekonomi modelinde bir üretime dayalı sistem var. Yani üreten ve ürettikçe her kesimiyle birlikte zenginleşen bir ülke hayali kuruluyor. Sadece Uşak’ta şu anda binlerce istihdam sağlayan firmalarımız var. Firmalarımız üretime devam ediyor. Burada işsizlik Türkiye’nin en düşük seviyelerinde. Ürettiğiniz zaman işsizlik olmuyor” dedi. Dünya genelinde yaşanan savaş ortamının da sorunlarda etkili olduğunu savunan Tuğrul, “Küreselleşen dünyada etkilenmeme olmaz. Dünya ağır krizlerden geçiyor, hepimiz buna şahit oluyoruz ve yeni bir tarih yazılıyor. Kuzeyde Rusya ve Ukrayna savaşı var, güneyde Suriye savaşı var. Aynı şekilde Yunanistan’ın ülkemize yönelik gerilim politikaları var. Her bölgede küresel sorunlar yaşanıyor. Sorunların hem siyasal, hem de ekonomik sonuçları oluyor. Sayın Cumhurbaşkanımız Rusya ve Ukrayna arasında arabulucu, dünyadaki krizi bitirmek isteyen tek lider sadece Cumhurbaşkanımız. Bu sorunlar sükûnetle çözülürse bu dalgalanma kalkacaktır. Türkiye zaten ekonomisini büyüterek ilerleyen bir ülke. Büyüme hızlarına baktığımızda da ülkemiz büyüyor. Attığımız adımlar, Türkiye’mizin enerjide dışa bağımlığını da azaltacak” ifadelerini kullandı. “Konuta ve sanayide elektriğe zam geldi. 60 bin TL ödeyen sanayici şimdi 400 bin TL ödüyor. Bu tezat değil mi?” sorusuna yanıt veren Tuğrul, şöyle söyledi: “Enerjide kendi bağımsızlığınızı ilan edemezseniz, dünyadaki bu fiyatlara boyun eğmek zorunda kalıyorsunuz. Türkiye’de bu artışların vatandaşa yansımaması için çok ciddi destekler veriliyor. Enerjiyi kendiniz üretirseniz ve yeni enerji kaynakları bulursanız, son soruduğunuz sorudaki sorunu çözersiniz.” “Ata Park’ın orda araba park edecek yok. Kriz var deniyor ama, her yer çakılı” ifadesine yanıt olarak konuşan Tuğrul, şöyle söyledi: “Kriz algısı var. Cumhurbaşkanımız ülkeyi devraldığında, deprem paralarını memura veren ve IMF’den para dilenen bir yönetimden aldı. Şu anda devletimiz alt gelir seviyesindeki vatandaşlarımızın bu süreci azaltması için mücadele ediyor. Bu gerçekten büyük bir çalışmanın sonucunda. Ülkemiz her anlamda çağ atladı. Milletimiz her şeyin en iyisini hak ediyor. Biz bu topraklardaki vatandaşlarımızın en iyisini hak ettiğini düşünüyoruz. Milletimizin umudu Recep Tayyip Erdoğan. Bu algıya da karşıyım, muhalefet iyi olmadığı için Recep Tayyip Erdoğan çıkıyor düşüncesi doğru değil. Biz saha saha ve köy köy geziyoruz, şu anda belki 10 kat veya 15 kat daha fazla sahadayız. Alternatif olmadığı için değil, millet Recep Tayyip Erdoğan’ı sevdiği için arkasında duruyor”. “Muhalefetle ilgili bir akademik çalışma yapılmalı” diyen Tuğrul, “Bunlar 6 benzemezler ve bir de yanlarında HDP var. Bunların bir umut verme gibi bir durumu yok. Kadın bir muhalif gazeteci, muhalefetin sadece Recep Tayyip Erdoğan’ı devirme üzerine kurulu. Böyle bir muhalefete ülke teslim edilmez. Gözümün önüne bir gemi geliyor ve hepsi bir tarafa çekse bu gemi batar. Anketler her zaman doğru olduğu sürece iyi. Fakat algı yönetimine yönelik anketler de çok fazla oluyor. Kararsızların oranı çok ciddi anlamda düşüyor. Kararsızlar çok gürültü çıkarmazlar, sandıkta oylarını sessiz sesiz verirler ve devrimi sandıkta yaparlar. En son sözü millet söyler ve 20 yıldır ne söylüyorsa bunu söyleyecektir” ifadelerini kullandı. Tuğrul, “Ben Recep Tayyip Erdoğan’ın emanetini taşımaktan gurur duyuyorum. Biz bir kere AK Parti siyasetini kendi ilkesel ve bireysel siyaset anlayışımızın çerçevesinde görüyoruz. Yerel siyasette bu çerçevede siyaset yapmaya çalışıyoruz. Biz kapı kap dolaşıp, millete kibirle üstten bakan değil de bir köylü, bir esnaf ve işçi tarzında siyaset yapıyoruz. İşçiyle işçi, köylüyle köylü oluyoruz. Siyaseti yalnızca ve yalnızca millet için yapıyoruz” diye konuştu. (SERKAN KARAYOL)