Türkiye Faal Futbol Hakemleri ve Gözlemcileri Derneği (TFFHGD) Genel Başkanı Abdurrahman Arıcı'nın, katıldığı bir televizyon programında Merkez Hakem Kurulu (MHK) başkanı ve hakemlerin, Fenerbahçe Kulübü'nün önünü kestiği açıklaması üzerine 52 şube başkanı tepki göstererek, Arıcı'yı istifaya davet ettiler. Katıldığı bir televizyon programında Merkez Hakem Kurulu (MHK) başkanı ve hakemlerin, Fenerbahçe Kulübü'nün önünü kestiği açıklamasının ardından Türkiye Faal Futbol Hakemleri ve Gözlemcileri Derneği (TFFHGD) Genel Başkanı AbdurrahmanArıcı'ya tepki yağdı. 52 şube başkanı tepki göstererek, Arıcı'yı istifaya davet ettiler. Türkiye Faal Futbol Hakemleri ve Gözlemcileri Derneği (TFFHGD) genel merkeze bağlı 52 şube adına öncülüğünü İstanbul, İzmir, Ankara ve Trabzon şube başkanlarının yaptığı ortak açıklamada şu ifadeler yer aldı: "52 şube başkanı olarak aşağıdaki açıklamayı yapma gereği duymuş bulunmaktayız. Sayın Abdurrahman Arıcı, görev yaptığı süre zarfında bir kez bile hakemler için faydalı bir girişimde bulunmadı. Hakemlerin hakkı yendi, sesi çıkmadı. Hakemler klasman düşürüldü, listelerde haksızlıklar yapıldı, ilgilenmedi. Hakem operasyonları yapıldı, oralı olmadı. Kulüpler her hafta tüm hakemleri yerden yere vurdu bir kez bile onların arkasında duracak açıklama yapmadı. Hakemlerimiz dünyada ve Avrupa'da üst düzey görevlere atandı, bir kez bile tebrik etmedi. Onlarca hakem, hakemliği bırakmak durumunda kaldı, biri için bile tek bir söz etmedi. O halde Sayın Arıcı kimlerin başkanı? Hakem mi? Gözlemci mi? Mentör mü? Faal olarak bu görevlerin hiçbirini yapmamasına rağmen, vizesi olmadan, hangi hakla, hukukla Türkiye Faal Futbol Hakemleri ve Gözlemcileri Derneği'nin Genel Başkanı olarak devam ediyor? Üstelik bu hukuksuzluğu katıldığı televizyon yayınında bizzat kendisi söyledi. 'Başkan faal olmalı' dedi. Hiç utanmadan, hakemlerin kendi aralarında organize olarak Fenerbahçe Kulübü'nün önünü kestiğini söyledi. İnternetten özür mesajı yayınlamak bu iftiranın üstünü kapatamaz. Bu konu ile ilgili bildiği, dayandığı ne varsa hepsini açıklamak zorundadır. Bu camiayı kesinlikle temsil edebilecek vasıfta olmadığını, yayında kurduğu her cümle ile kamuoyuna bir kez daha gösterdi. Bir televizyon yayınında "Öyle duyumlar var, böyle duyumlar var" diyerek asılsız dedikodu yapmayı, camianın genel başkanı olan birisi kendisine nasıl yakıştırabilir? Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı'nı, 12 yaşındaki çocuğun görevden alınmasını istediği bir kurum haline getirerek; Federasyonumuzu, Federasyon Başkanımızı değersizleştirmeye kalktı. Camiamızın, kendi kinini kusan değil, camianın haklarını savunan başkanlara ihtiyacı var. Hakemlerimizin bir günde üstünü çizme girişimiyle, Türk hakemliğinin Dünya arenasında önünü kesmeye kalktılar. 8 Mart'ta da genel başkan koltuğunda oturuyordu. Neden o zaman sustu? Bu operasyon karşısında hakkını arayan hakemlerimizin yanında neden yer almadı? O gün bu koltuğu bırakmalı, ya da hak hukuk mücadelesinde en önde gitmeliydi. Camialar bunun için Başkan seçer. Ama Sayın Arıcı, aynı anda Temsilciler Kurulu Başkanlığı yaptığı için istifa etmedi. Edemezdi. Camianın TFF seçiminde oy hakkı var dedi. Evet vardı. Ama sayesinde yok oldu. Federasyondan ücret aldığı için bu oy hakkının kullanılamadığını niye söyleyemedi? (HABER MERKEZİ)