SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı’ndan Dr. Öğr. Üyesi Ali Ersoy, soğuk havaların etkisini artırdığı bu günlerde akciğer enfeksiyonlarına karşı önemli uyarılarda bulundu. Halk arasında en bilinen şekliyle zatürre (pnömoni) olarak bilinen akciğer enfeksiyonlarının özellikle bağışıklığı zayıf kişilerde ve kronik hastalarda daha sık görüldüğünü belirten Dr. Ersoy, hastalığın bakteriler, virüsler ve nadiren mantar ile parazitler nedeniyle ortaya çıktığını ifade etti.

Dr. Ersoy, enfeksiyonun grip sonrası bağışıklığın düşmesiyle daha kolay gelişebildiğini, sigara kullanımı, KOAH ve diyabet gibi hastalıkların ise riski artırdığını söyledi. Akciğer enfeksiyonlarının yüksek ateş, öksürük, göğüs ağrısı, nefes darlığı, halsizlik ve terleme gibi belirtilerle ortaya çıktığını belirten Ersoy, yaşlı ve bağışıklığı zayıf kişilerde ateş görülmeyebileceğini, yalnızca bilinç bulanıklığı veya nefes darlığıyla hastalığın ilerleyebileceğini kaydetti.

Halk arasında sıkça kullanılan “soğuk algınlığı akciğere inerse zatürre olur” ifadesinin kısmen doğru olduğunu ifade eden Dr. Ersoy, üst solunum yolu enfeksiyonlarının bazen akciğerlere ilerleyebildiğini, ancak bu durumun herkes için geçerli olmadığını söyledi. Güçlü bağışıklığa sahip bireylerin süreci daha kolay atlattığını belirtti. Zatürrenin tedavi edilmediği durumda akciğerde irin birikmesi, solunum yetmezliği, sepsis, kalp veya beyin zarı iltihabı gibi ciddi sonuçlara yol açabileceğine dikkat çeken Dr. Ali Ersoy, özellikle riskli gruplarda erken tanı ve tedavinin hayati önem taşıdığını vurguladı. Nefes alırken batıcı göğüs ağrısı, dirençli ateş, balgamda kan ve sıvı gıda alımında bozulmaların mutlaka ciddiye alınması gerektiğini belirtti.

Korunma yöntemlerine de değinen Dr. Ersoy, grip ve zatürre aşılarının önemine işaret ederek sigaradan uzak durulması, kalabalık ortamlarda uzun süre kalınmaması, hijyen alışkanlıklarının güçlendirilmesi ve düzenli uykunun bağışıklığı desteklediğini söyledi. Son dönemde sıkça başvurulan “şifalı serum” uygulamalarına karşı da uyarıda bulunan Ersoy, bu serumların hastalığı maskeleyebileceğini, hatta ciddi komplikasyonlara yol açabileceğini dile getirdi.

Her öksürüğe antibiyotik başlanması gerektiği yönündeki yanlış algıya da değinen Dr. Ersoy, akciğer enfeksiyonlarının büyük bölümünün virüs kaynaklı olduğunu, antibiyotiğin bu durumlarda etkili olmadığını belirtti. Bitkisel desteklerin hastalığı hafifletebileceğini söyleyen Ersoy, ancak bu ürünlerin tedavi yerine geçmediğini, doğru tedavinin hekim kontrolünde yapılması gerektiğini vurguladı. Dr. Öğr. Üyesi Ali Ersoy, “Özellikle öksürük, ateş, nefes darlığı ve göğüs ağrısı birlikte görülüyorsa vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurulmalı. Erken tanı ve doğru tedavi hayat kurtarır” diyerek uyarılarını tamamladı. (doktortakvimi)

Muhabir: Haber Merkezi