Uşak aylardır susuzlukla boğuşuyor. Belediye kendi imkanlarıyla geçici çözümler üretmeye çalışsa da uzmanlar, “Merkezi hükümetten destek gelmezse hem içme suyu hem tarımsal üretim çöker” uyarısında bulunuyor.
Uşak’ın sokaklarında bugün en çok duyulan kelime “su kesintisi!” Musluklardan ya hiç su akmıyor ya da gelen suyun kalitesi günlük ihtiyacı karşılamıyor. Belediye, sondaj ve depo yenileme çalışmalarıyla sorunu hafifletmeye çalışıyor ancak kentin su kaynakları hem yetersiz hem de iklim değişikliğinin sert etkileri altında.
Uzmanlar, çözümün Devlet Su İşleri (DSİ) ve merkezi hükümetin elinde olduğunu belirtiyor. Banaz, Ulubey ve civarındaki su havzalarından şehre yeni hatlar çekilmesi gerektiğini söyleyen mühendisler, bunun ciddi bir bütçe ve siyasi irade gerektirdiğinin altını çiziyor.
Peki ya merkezi hükümet adım atmazsa?
Yanıt karanlık!.. Günlük yaşam tamamen damacana ve tanker suya bağlı hale gelecek. Tarım alanlarında verim düşecek, sanayi üretimi aksayacak, işsizlik artacak. En kötüsü, halk sağlığı ciddi tehlike altına girecek.
Vatandaşlar da endişeli!
“Evde çamaşır yıkayamıyoruz, sanayide makineler durma noktasında. Suyu beklemekten başka çaremiz kalmadı.”
Uşak’ın su krizi artık teknik bir sorun olmanın ötesinde, siyasi bir öncelik meselesine dönüşmüş durumda. Eğer Ankara’dan net bir destek mesajı gelmezse, kent yakın gelecekte kalıcı bir su kıtlığıyla yüz yüze kalabilir. Su, bir şehrin damarlarında akan kan gibidir. Kan çekildiğinde geriye yalnızca kurumaya yüz tutmuş bir beden kalır. Uşak’ın nefes alması için, acil ve kararlı adımlar atılmalı. Uşak’a Acil Su Gerekli Beyler! Bırakın kavgayı, biran önce çözüm üretin! Sizce???