1989 yılından bu yana hem Türkiye'nin infaz sistemindeki değişimlere tanıklık eden hem de mahkûmların topluma kazandırılması adına yürütülen birçok yeniliğe ev sahipliği yapan kurum, bugün rehabilitasyonun sembolü haline gelmiş durumda.

Olaylı Geçmişin Gölgesinde

2000 yılında yaşanan kanlı isyan, Uşak Cezaevi'nin ulusal gündeme taşındığı kara bir gün olarak hafızalarda yer aldı. 6 mahkumun hayatını kaybettiği, 20'den fazlasının yaralandığı bu olay, cezaevlerinin güvenlik ve insan hakları uygulamalarını yeniden sorgulatmıştı. Bu olaydan yıllar sonra Uşak Cezaevi, örnek gösterilen bir dönüşüm merkezi olma yolunda önemli adımlar attı.

Avrupa Normlarına Uyumla Başlayan Değişim

Teknoloji Bağımlılığına Masallarla Farkındalık, Strese Duygu Kartlarıyla Çözüm
Teknoloji Bağımlılığına Masallarla Farkındalık, Strese Duygu Kartlarıyla Çözüm
İçeriği Görüntüle

2005 yılında Avrupa Birliği destekli "Yargının Modernizasyonu ve Ceza Reformu" projesiyle adeta yeni bir kimliğe bürünen cezaevi, Türkiye’de pilot uygulama olarak seçildi. Koğuş sisteminden oda sistemine geçiş yapılarak 550 kişilik kapasiteye ulaşan kurumda, sadece fiziki koşullar değil, aynı zamanda zihinsel dönüşüm hedeflendi.

Modern Cezaevi: Eğitim, Üretim ve Rehabilitasyon

Bugün cezaevinde; bilgisayar laboratuvarı, müzik sınıfı, çeşitli kurs atölyeleri, spor alanları ve hatta öfke kontrol odaları bulunuyor. Eğitim faaliyetleri kapsamında tutuklu ve hükümlülere yönelik; okuma-yazma kurslarından açık öğretim liselerine, KPSS’den üniversiteye hazırlık eğitimlerine kadar birçok destek sunuluyor. Din eğitimi, meslek kursları ve kişisel gelişim faaliyetleri de kurumsal destekle yürütülüyor.

Meslek Sahibi Olan Mahkûmlar

Deri atölyesinde 70 mahkum çalışıyor. Modern makinelerle donatılmış bu atölyede deri monttan el çantasına kadar birçok ürün üretiliyor ve gelir elde ediliyor. Fırın atölyesinde ise her gün yüzlerce ekmek, poğaça ve simit üretiliyor. Cezaevinin hem kendi ihtiyaçları karşılanıyor hem de üretimle ekonomik katkı sağlanıyor.

Bir Cezaevinden Daha Fazlası

Uşak Cezaevi artık sadece bir infaz kurumu değil, toplumla yeniden bağ kurmak isteyen bireylerin umutla baktığı bir eğitim ve üretim merkezine dönüşmüş durumda. Kütüphanesinden spor salonuna, atölyelerden kurslara kadar her alanda bir dönüşüm hikâyesi yazılıyor. Türkiye'deki cezaevleri arasında örnek gösterilen bu kurum, geçmişteki acı olaylardan ders çıkararak, bugünün çağdaş infaz anlayışına uygun, insan odaklı yapısıyla dikkat çekiyor. Uşak E Tipi Cezaevi, bir cezanın ötesine geçerek, ikinci bir şansın kapılarını aralıyor.

Muhabir: Yavuz Kuşdemir