Uşak Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü Kent Belleği Projesi Sorumlusu Ömer Aşcı, 2 Eylül 1922 tarihinin hem Uşak hem de Türk milletinin hafızasında özel bir yer taşıdığını vurguladı. Aşcı, Yunan Ordusu Başkomutanı Korgeneral Nicolas Trikopis’in, Türk Ordusu’nun 5. Kafkas Tümeni’ne Uşak’ta teslim olmasının, Kurtuluş Savaşı’nın fiilen zaferle sonuçlandığı an olduğunu hatırlattı.
Zaferin Ardındaki Büyük An
2 Eylül sabahı, Elma Dağı eteklerinde gerçekleşen teslimiyet, yalnızca bir askeri başarı değil, zulüm altında inleyen Anadolu’nun özgürlük nefesi oldu. Bu tarihi an, 5. Kafkas Tümeni Piyade Tugay Komutanı Kurmay Albay Ali Rıza Benli’nin akrabası Şair Halit Benli tarafından kaleme alınan “Kurtuluş Destanı” ile ölümsüzleştirildi.
Şiirle Taçlanan Zafer
Halit Benli’nin dizelerinde, Trikopis’in çaresizliği, Yunan ordusunun bozgunu ve Türk askerinin onurlu duruşu tüm canlılığıyla aktarılıyor. Afyon’dan başlayıp Uşak’a uzanan büyük taarruzun son halkası, teslimiyetle taçlanırken, Mustafa Kemal Atatürk’ün huzuruna çıkan Yunan komutanlarının gözlerindeki yenilgi ifadesi tarihe not düşüldü.
Uşak’ın Kurtuluşta Stratejik Rolü
Ömer Aşcı, bu olayın yalnızca askeri tarih açısından değil, Uşak’ın milli mücadeledeki stratejik konumunu göstermesi bakımından da önemli olduğunu belirtti. “O gün, vatanın üstüne çöken kara bulutlar dağılmış, halkımızın umudu yeniden yeşermiştir” diyen Aşcı, Kent Belleği Projesi kapsamında bu tarihi anın gelecek kuşaklara aktarılması için çalışmaların sürdüğünü ifade etti. Uşak, her yıl 1 Eylül’de, bu topraklarda yazılan destanı yeniden hatırlayarak, geçmişten aldığı ilhamla geleceğe yürümeye devam ediyor.